1950’li yıllardan itibaren Türkiye’de artan göçler ve plansız kentleşme, büyükşehirlerde gecekondu alanlarının oluşumuna, altyapı yetersizliklerine ve çevresel sorunlara yol açmış, bu durum yaşam kalitesini olumsuz etkilemiştir. Bu sorunlara çözüm bulmak ve yaşam kalitesini artırmak amacıyla, sürdürülebilir kentleşme hedefleri doğrultusunda kentsel dönüşüm projeleri hayata geçirilmiştir. Ancak, dünya genelinde ve Türkiye’deki kentsel dönüşüm projeleri incelendiğinde, Türkiye’de uygulanan projelerin çoğunda fiziksel dönüşüm kararlarının ön planda olduğu, sürdürülebilirlik kavramının yeterince entegre edilmediği ve yaşam kalitesini artırma hedeflerinin geri planda kaldığı görülmektedir. Peyzaj mimarlığı çerçevesinde değerlendirildiğinde, projelerde yeşil alan yetersizlikleri, sosyal donatı alanlarının sınırlı kapsayıcılığı ve sürdürülebilir tasarım yaklaşımlarının yetersiz uygulanması gibi sorunlar öne çıkmaktadır. Bu durum, kentsel yaşam kalitesini olumsuz etkileyerek çevresel sürdürülebilirliği sağlama ve sosyal ihtiyaçları karşılama noktasında yetersiz kalmıştır.
Araştırmanın amacı, kentsel dönüşüm projelerinde kentlerin sürdürülebilirliği ve yaşam kalitesinin artırılması açısından peyzaj mimarlığının önemini vurgulamak ve kentsel dönüşüm uygulamaları kapsamında hazırlanan planlama ve tasarım çalışmalarında, peyzaj varlığının değerlendirmesine ilişkin kriterlerin yer alması gerekliliğini ortaya koymaktır.
Araştırma kapsamında, kentsel dönüşüm ve peyzaj mimarlığı kavramları, sürdürülebilirlik ile ilişkilendirilerek ele alınmış, peyzaj mimarlığı yetkinliği ve peyzaj varlığının kentsel dönüşüm projelerindeki önemi incelenmiştir. Dünya ve Türkiye’deki kentsel dönüşüm projeleri, planlama ve tasarım yaklaşımları açısından değerlendirilmiş peyzaj değerlerinin bu süreçlere katkı sağlama potansiyeli incelenmiştir. Bu doğrultuda belirlenen eksiklikler temel alınarak bir değerlendirme sistemi geliştirilmiş ve İstanbul’daki Kirazlıtepe ve Locamahal Kentsel Dönüşüm Projeleri üzerinde uygulanmıştır. Elde edilen bulgular, önerilen değerlendirme sisteminin peyzaj değerlerinin ölçülebilmesine olanak tanıdığını göstermektedir. Ayrıca bu sistemin, mevcut uygulamaların iyileştirilmesine katkı sunacağı ve projelerin kriterler doğrultusunda daha etkili bir şekilde yönlendirilmesine katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
1950’li yıllardan itibaren Türkiye’de artan göçler ve plansız kentleşme, büyükşehirlerde gecekondu alanlarının oluşumuna, altyapı yetersizliklerine ve çevresel sorunlara yol açmış, bu durum yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilemiştir. Bu sorunlara çözüm bulmak ve yaşam kalitesini artırmak amacıyla, sürdürülebilir kentleşme hedefleri doğrultusunda kentsel dönüşüm projeleri hayata geçirilmiştir. Ancak, dünya genelinde ve Türkiye’deki kentsel dönüşüm projeleri incelendiğinde, Türkiye’de uygulanan projelerin büyük bir kısmında fiziksel dönüşüm kararlarının ön planda olduğu, sürdürülebilirlik kavramının yeterince entegre edilmediği ve yaşam kalitesini artırma hedeflerinin geri planda kaldığı görülmektedir. Peyzaj mimarlığı çerçevesinde değerlendirildiğinde ise projelerde yeşil alan yetersizlikleri, sosyal donatı alanlarının sınırlı kapsayıcılığı ve sürdürülebilir tasarım yaklaşımlarının yetersiz uygulanması gibi sorunlar öne çıkmaktadır. Bu eksiklikler, kentsel yaşam kalitesini olumsuz etkileyerek çevresel sürdürülebilirliği sağlama ve sosyal ihtiyaçları karşılama noktasında yetersiz kalmıştır.
Araştırmanın amacı, kentsel dönüşüm projelerinde kentlerin sürdürülebilirliği ve yaşam kalitesinin artırılması açısından peyzaj mimarlığının önemini vurgulamak ve kentsel dönüşüm uygulamaları kapsamında hazırlanan planlama ve tasarım çalışmalarında, peyzaj varlığının değerlendirmesine ilişkin kriterlerin yer alması gerekliliğini ortaya koymaktır.
Araştırma kapsamında, İstanbul’daki Üsküdar Kirazlıtepe ve Zeytinburnu Locamahal Kentsel Dönüşüm Projeleri üzerinde gerçekleştirilen uygulamalar, önerilen değerlendirme sisteminin peyzaj değerlerinin ölçülebilmesine olanak tanımıştır. Çalışma kapsamında, yeşil alan miktarı, ekolojik sürdürülebilirlik, kamusal alan kullanımı ve sosyal entegrasyon gibi kriterler incelenmiş, bu unsurların proje süreçlerindeki rolü analiz edilmiştir. İncelenen projelerde yeşil alan oranlarının yetersiz olduğu, ancak peyzaj tasarım müdahaleleriyle bu alanların etkinliğinin artırılabileceği belirlenmiştir. Kamusal alan kullanımı ve erişilebilirlik açısından eksiklikler olduğu, kullanıcı taleplerinin projelere entegrasyonunun güçlendirilmesi gerektiği görülmüştür. Ekolojik sürdürülebilirlik açısından, doğal bitki örtüsünün korunması ve yağmur suyu yönetimi gibi unsurların yeterince dikkate alınmadığı tespit edilmiştir. Ayrıca, katılımcı planlama sürecinin sınırlı kaldığı ve peyzaj planlamasının daha bütüncül bir yaklaşımla ele alınması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır. Bu bulgular doğrultusunda, önerilen değerlendirme sisteminin mevcut uygulamaların iyileştirilmesine katkı sunduğu ve projelerin belirlenen kriterler çerçevesinde daha etkili bir şekilde yönlendirilmesine yardımcı olduğu belirlenmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Landscape Design |
Journal Section | Issue |
Authors | |
Early Pub Date | June 20, 2025 |
Publication Date | June 30, 2025 |
Submission Date | February 13, 2025 |
Acceptance Date | May 22, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Volume: 11 Issue: 1 |