Türkiye'de çocuk bakımı, özellikle kamu hizmetlerinin eksikliği ve 'ailecilik' temelli siyasi söylemler sonucu bir aile işi olarak görülmektedir. Çocuk bakımı sorumlulukları kadınlar için büyük bir engel oluşturmakta ve ülkede kadınların ekonomiye katılımının çok düşük olmasına neden olmaktadır. Bu bağlamda kızlarının ve gelinlerinin işgücüne katılımını desteklemek için genellikle büyükannelerden torunlarının bakımını üstlenmeleri beklenir. Ancak günümüz annelerinin çocuk yetiştirme konusunda kendi anneleri veya kayınvalidelerinden çok farklı bir yaklaşıma sahip olması söz konusudur. Bu çalışma, çocuk yetiştirme idealleri ve uygulamalarındaki kuşaklararası farklılıkların, Türkiye'deki çocuk bakımı deneyimlerini nasıl etkilediğini, altı yaşın altı torunlarına bakan 20 yaşlı büyükanneyle yapılan derinlemesine yarı yapılandırılmış görüşmelerden elde edilen nitel veriler üzerinden araştırmaktadır. Çalışmanın bulguları, çocuk bakımı görevleri ve çocuk yetiştirme yöntemleri konusuna dair büyükanneler ve anneler arasındaki etkileşimlerin şu üç kategoriye ayrıldığını ortaya çıkarmıştır: annelerin en iyisini bilmesi, büyükannelere tam güven ve çatışmalı ilişkiler. Bu çalışma, çocuk yetiştirmeyle ilgili kuşaklararası farklılıkların anneler ve büyükanneler arasında nasıl çatışma yaratabileceğini ve dolayısıyla çocuk bakımı düzenlemelerini nasıl karmaşık hale getirebileceğini ortaya koymaktadır. Bu nedenle sosyal politikalar, çocuk bakımının çocuğun refahı için neyin en iyi olduğu konusunda farklı fikirlere sahip birden fazla aktörü içerdiğini dikkate almalıdır.
Bu çalışma, Sabancı Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Mükemmeliyet Merkezi tarafından Şirin Tekeli Araştırma Teşvik Ödülüne layık görülmüştür.
Childcare is regarded as a family business in Turkey, especially due to the lack of public services and the political discourses around ‘familialism.’ Childcare responsibilities create a major obstacle for women, resulting in very low female economic participation in the country. In this context, grandmothers are usually asked to step into the role of caregiver for their grandchildren to support their daughters’ and daughters-in-law’s participation in the workforce. Yet, contemporary mothers have a drastically different approach to childrearing compared to their own mothers or mothers-in-law. This study explores how these intergenerational differences in childrearing ideals and practices play into the childcare experiences by examining qualitative data derived from in-depth semi-structured interviews with 20 older grandmothers who were caring for their grandchildren under the age of six. The findings revealed that the grandmother-mother interactions on childcare tasks and childrearing methods fall into three categories: mothers knowing best, complete trust in grandmothers, and conflictual relationships. This study shows how intergenerational differences regarding childrearing can create conflict between mothers and grandmothers, and thus complicating childcare arrangements. Therefore, social policies should consider that childcare arrangements involve multiple actors with potentially different ideas about what is best for the child’s well-being.
This study was supported by Sabancı University Gender and Women's Studies Center Şirin Tekeli Research Incentive Award
| Primary Language | English |
|---|---|
| Subjects | Sociology (Other) |
| Journal Section | Articles |
| Authors | |
| Early Pub Date | May 30, 2025 |
| Publication Date | May 31, 2025 |
| Submission Date | June 8, 2024 |
| Acceptance Date | February 18, 2025 |
| Published in Issue | Year 2025 Volume: 8 Issue: 1 |