Haremeyn-i Şerifeyn Şehirlerine geçmişten beri yardım gönderilmesi Müslümanlar arasında önemli bir vazife ve yükümlülük olarak düşünülmüştür. Haremeyn halkına yardımlar gönderilmesi ilk olarak Abbasilerin üçüncü Halifesi el-Mehdi (775-785) zamanında başlamıştır. Yine Abbasiler zamanında Halife el-Muktedir (908-932) bu yardımları sürdürüp bunu bir gelenek haline getirmiştir. Abbasilerden sonra Fâtımîler, Eyyubiler, Memlükler, Selçuklar ve Gazneliler gibi devletler Haremeyn halkına, imam, müezzin, ferraş, kâtip, kadı ve kayyım gibi Haremeyn görevlilerine yardım göndermek için adeta yarış içine girmişlerdir. Bu yardımlar Müslüman yöneticileri vicdani olarak rahatlatmanın yanında kendilerine diğer İslam devletleri arasında ayrıcalıklı bir itibar da sağlıyordu. Osmanlılar döneminde ise surrenin ilk olarak hangi padişah zamanında gönderildiği kesin olarak bilinmemektedir. Araştırmacılar arasında yaygın olarak kabul edilen görüş Haremeyn’e ilk yardımın Çelebi Mehmed (1413-1421) padişahlığı zamanında yapıldığıdır. Çelebi Mehmed’in babası Yıldırım Bayezid (1389-1402) zamanında Mekke ve Medine halkı ve görevlileri için toplam 80 bin altın gönderildiği kaydedilmiştir. Yavuz Sultan Selim (1512-1520) dönemine kadar kutsal topraklara yardım gönderilmesi, yapılan büyük harcamalarla meydana gelmiş fakat bu yardımlar düzenli bir şekilde gönderilmemiştir. 1517 senesinde Mısır’ın alınmasından sonra Haremeyn’in idaresi resmi olarak Osmanlı’nın eline geçti ve bundan sonra surreler İstanbul’dan gönderilmeye başlanmıştır. Kutsal mekânlara yardım gönderilmesi bir saygınlık da kazanmayı yanında getirdiğinden, Kanuni Sultan Süleyman (1520-1566) zamanında Haremeyn’e gönderilen yardımlar iki katına çıkarılmıştır. Bundan sonraki süreçte her padişah döneminde bu miktar daha da artmıştır. Osmanlılar, Haremeyn-i Şerifeyn’e gönderdikleri surre yardımlarını “Surre Defteri” adı verilen defterlere kaydetmişlerdir. Bu çalışmada Hicri 29 Zilhicce 1066/18 Ekim 1656 tarihli, 32 numaralı defter incelenecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Tarih |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 3 Mayıs 2018 |
Gönderilme Tarihi | 2 Mart 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Sayı: 4 |