Bu makale, yönetmenliğini Atom Egoyan'ın yaptığı Ararat filmini, anlatı, bellek, anımsama ve
unutma kavramları ışığında incelemeyi amaçlıyor. Makale, film-içindeki filme konu olan 1915
olaylarının, Türkler ve Ermeniler tarafından farklı biçimlerde 'hikaye edildiğini' vurgulayarak,
Ararat'ın, bu olayları 'soykırım' olarak tanımlamasının, bir kimlik tanımlama kaygısıyla ilişkili
olduğuna işaret eder. Bireysel ve toplumsal kimliklerimizi, anlattığımız hikayeler üzerinden
kurduğumuzu söyleyen Randall'ın görüşüne dayanarak makale, Ararat'ta iç içe geçmiş ve
'soykırım' anlatısı çerçevesinde dolanan tarihsel, toplumsal ve bireysel anlatıların, filmi 'biz'
kimliğinin kuruluşu çerçevesinde okumayı önerdiğini savunur. Ararat, geçmişin ve tarihin, 'bizim'
tarafımızdan nasıl algılandığı ve anlamlandırıldığını sorarak, bireysel ve toplumsal kimliklerin, bu
sorgulama üzerinden kurulduğunu dile getirir. Egoyan'ın Ararat'ta film-içinde filme yer vermesi
ise, geçmişin anlatılırken/yeniden anlatılırken, gerçeklerin yeniden kurulduğunu bu nedenle bu
gerçeğin kavranışının bir kurmaca olduğunun altını çizer. Ararat, bu nedenle geçmişe ilişkin
anlatıların, gerçekte kurmaca/hikaye olarak anlatıldığını açık eden bir yapıya sahiptir. Makale,
film kişilerinin bireysel kimliklerinin, 1915 olaylarına dayanan 'büyük'/tarihsel anlatıya bağlı
olarak tanımlandığını dile getirir.
The object of this article is to investigate the film Ararat directed by Atom Egoyan in the light
of the concepts of narrntive, memory, recalling and forgetting. This article stresses that the
events of 1915 which are the subject matter of the film within the film have been recounted in
different ways by Turks and Armenians and it points out that the definition of events of 1915 as
'genocide', within Ararat, is strictıy related to the anxiety caused by the definition of identity.
Following Randal's view asserting that we construct our individual and social identities by
means of stories we tell, it is claimed that the film suggests us to read the historical, social and
individual narratives connected and intertwined with the narrative of 'genocide' within the
framework of the construction of the identity of 'us'. Asking how the past and history are
perceived and interpreted by 'us', Ararat express that both individual and social identities are
constructed through this interrogation. Egoyan's use of film within the film Ararat puts forth
that while telling and re-telling the past, the reality is continuously being reconstructed, and in
this way it is underlined that the conceptualisation of the reality is a fiction. For this reason,
Ararat has a structure bringing out that the narrative about past are in fact fiction/story. It is
stated that the individual identities of the characters within the film are depending on the 'grand'/historical narrative related to 1915 events
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim ve Medya Çalışmaları, Radyo-Televizyon, Kültürel çalışmalar, Etik, Kadın Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 10 Haziran 2005 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2005 Cilt: 8 (1) Sayı: 15 |