Amaç: Bu çalışmanın amacı doğum öncesi bakım hizmetlerinin nicelik ve nitelik olarak değerlendirilmesidir.
Yöntem: Tanımlayıcı türdeki bu çalışmanın evrenini bir üniversite hastanesinde son bir yılda doğum yapan 2649 kadın oluşturmuştur. Çalışma evreni bilinen örnekleme yöntemiyle; Şubat-Haziran 2017 tarihleri arasında kadın doğum servislerinde yatan, yeni doğum yapmış, araştırmaya katılmaya gönüllü 336 kadın üzerinde yürütülmüştür. Veriler sosyo-demografik özellikler, obstetrik özellikler, gebelikte alınan sağlık bakımı ve eğitimi belirleme formları ile toplanmıştır. Veriler tanımlayıcı istatistikler sayı, yüzde ve ortalama kullanılarak değerlendirilmiştir.
Bulgular: Kadınların yaş ortalaması 28,92±5,71’dir. Gebelikte izlem sayısı ortalamasının 8,05±3,78 olduğu, %80,9’unun izlemlerinin hastanede yapıldığı, %83,3’ünün hemşire ve ebeler tarafından izlendiği, %86’sının 14 haftadan önce izlemlerine başlandığı belirlenmiştir. Gebelik boyunca alınan sağlık hizmetlerinin çoğunluğu ultrasonografi (USG), non-stres test (NST) ve kan testidir. Gebelik süresince en az eğitim alınan konular; ağız ve diş sağlığı, sigara ve alkol kullanımı, vb. olarak saptanmıştır. Kadınların doğum sonu döneme hazırlıkta en çok anne sütü ve emzirme (%56,5) konusunda; yarısından daha azının ise yeni doğan bakımı, beslenme, aile planlaması, vb. ile ilgili konularda eğitim aldığı görülmüştür.
Sonuç: Doğum öncesi bakım niteliği hala yeterli düzeyde olmayıp artırılması gereklidir. Sağlık personelinin doğum öncesi bakım hizmetlerinin nicelik yanı sıra niteliği konusunda daha duyarlı olmalarına yönelik girişimler planlanmalıdır.
Objective: The purpose of this study is to evaluate prenatal
care services both qualitatively and quantitatively.
Methods: Target population of the descriptive study
consisted of 2649 women who had given birth at a university hospital within the
past year. The study was implemented with 336 women had just given birth and
been hospitalized in maternity services between February-June 2017 and
volunteered to participate in the study using the sampling method with a known
population. The data were collected with forms for socio-demographic
characteristics, obstetrical characteristics, health care received during
pregnancy and determination of education. The data were evaluated using descriptive
statistics, number, percentage and mean.
Results: Age average of the women was 28.92±5.71 years. It
was determined that average number of follow-ups during pregnancy was 8.05±3.78
and 80.9% of them had their follow-ups at the hospital, 83.3% were followed by
nurses and midwives and 86% had begun to be followed before the week 14.
Majority of healthcare services received throughout pregnancy were
ultrasonography (USG), non-stress test (NST) and blood test. The areas with
minimum training throughout pregnancy were determined as mouth and dental
health, smoking and alcohol abuse, etc. in pregnancy. It was determined that
the women had mainly trained on breast milk and breastfeeding (56.5%) and less
than half of them had trained on neonatal care, feeding, family planning, etc. in
the preparation to the postpartum period.
Conclusion: The quality of prenatal care remains insufficient and
thus, it is required to increase it. It is suggested to plan interventions for
the medical personnel to be more sensitive about the quantity and quality of
prenatal care services.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Health Care Administration |
Journal Section | Original Article | Midwifery & Nursing |
Authors | |
Publication Date | January 1, 2019 |
Submission Date | November 12, 2018 |
Acceptance Date | December 30, 2018 |
Published in Issue | Year 2019 |