-
Çocuk istismarı ve ihmali, Türkiye’de tıbbi, yasal ve sosyal boyutları ile önemli travmalara, özürlere ve hatta ölüme neden olabilen önemli bir halk sağlığı problemidir. Bu yazıda acil servise konvülzif nöbet nedeniyle başvuran, tarafımızdan değerlendirilen ve kliniğe kabul edilen 10 yaşında bir kız olgu sunulmuştur. Hasta başvurusunun 17. saatinde yapılan yaşatma müdahalelerine cevap vermeyerek kayıp edilmiştir. Beyin tomografisinde olası bir travma nedeniyle oluşmuş bir kırık saptanmış ve aile tekrar ayrıntılı bir şekilde sorgulandığında çocuğun aynı mahallede oturan bir kişi tarafından sürekli fiziksel şiddete maruz kaldığı öğrenilmiştir. Hastanın exitus raporu son müdaleyi yapan hekimler tarafından hastane başhekimliğine teslim edilmiştir. Ancak hastane başhekimliği tarafından Cumhuriyet Başsavcılığı olaydan geç haberdar edilmiştir. Bu nedenle adli görevi ihmal olasılığı nedeniyle ilgili hekimler hakkında kamu davası açılmıştır. Sağlık profesyonelleri çocuğa karşı şiddet ve istismarı tanımlamak ve zaman kaybetmeden ilgili kurumlara bildirilmek zorundadır. Ancak çocuk sağlığı alanında çalışan sağlık profesyonellerinin sağlık mevzuatı, yasal zorunlulukları ve hakları konularında oldukça yetersiz bilgisi vardır. Bu yazıda, bir fiziksel istismar olgusu sunarak, çocuğa karşı fiziksel istismarın ve hekimlerin yasal yükümlülüklerinin tartışılması planlanmıştır
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 1, 2012 |
Submission Date | June 21, 2014 |
Published in Issue | Year 2012 Volume: 14 Issue: 2 - 2012; 14(2) |
This Journal is a Publication of Kırıkkale University Faculty of Medicine.