Amaç: Yenidoğan yoğun bakım ünitelerindeki önemli gelişmelere rağmen, sepsis halen önemli bir sorun olmaya devam etmektedir. Bu çalışmada yenidoğan sepsisinde C-reaktif protein, prokalsitonin, albümin düzeyleri ile trombosit sayısının kombine kullanımının değerlendirilmesi amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntemler: Retrospektif olarak yürütülen bu çalışmaya 343 yenidoğan dahil edildi. Gebelik haftası, doğum ağırlığı ve postnatal yaş açısından benzer olan 343 yenidoğan; sepsis, sepsis dışı enfeksiyon ve kontrol grubu olarak üç gruba ayrıldı. Hastaların klinik ve laboratuvar bulguları dosyalarından kaydedilerek değerlendirildi.
Bulgular: Gruplar arasında C-reaktif protein, hemoglobin, albümin düzeyleri ve trombosit sayıları ile prokalsitonin düzeyleri açısından anlamlı fark bulundu. C-reaktif protein eşik değeri 10 mg/L için, duyarlılık, özgüllük, pozitif prediktif değerler ve negatif prediktif değerler sırasıyla %86.7, %78, %59 ve %94 idi. Prokalsitonin için eşik değer 1 mg/L olarak alındığında ise, geç sepsiste bu değerler sırasıyla %92.3, %59.2, %42 ve %96 olarak bulundu. Sepsisli grupta, trombositopeninin tek başına duyarlılık ve negatif prediktif değerleri %72.7 ve %91.3 iken, C-reaktif protein ile kombine edildiğinde bu değerler sırasıyla %92.8 ve %98.6’ya yükseldi. Tek başına hipoalbümineminin, duyarlılık ve negatif prediktif değerleri, sırasıyla %96.3 ve %97 iken, C-reaktif protein ile kombine edildiğinde bu değerlerin her ikisinin de %100’e ulaştığı görüldü.
Sonuç: Sepsis tanısında trombositopeni, C-reaktif protein düzeyi ile birlikte değerlendirildiğinde yardımcı olabilir. Hipoalbüminemi de, C-reaktif protein düzeyi ile birlikte değerlendirildiğinde çok yüksek bir duyarlılığa ve negatif prediktif değere sahiptir. Sonuç olarak, yenidoğan sepsisinde biyobelirteçlerin kombine kullanımı, tek başına kullanımından daha faydalıdır ve yaygın olarak kullanılan trombosit sayısı ve albümin seviyelerinin biyobelirteçlerle birlikte kullanılması tanının desteklenmesi ve dışlanmasında gücü artırmaktadır.
Objective: Despite significant improvements in the neonatal intensive care, sepsis is still an important cause of morbidity and mortality. This study aimed to evaluate the levels of blood C-reactive protein, procalcitonin and thrombocyte counts as well as albumin levels and their combined use in neonatal sepsis.
Material and Methods: A total of 343 neonates were included in this retrospective study. Neonates who were similar with respect to gestational age, birth weight and postnatal age were divided into three groups as neonates with sepsis, with nonsepsis infection and with no-infection control. Their clinical and laboratory findings were recorded from their files.
Results: Significant differences in C-reactive protein, hemoglobin, albumin, procalcitonin levels and platelet counts were found between the groups. When the threshold value for C-reactive protein was taken as 10mg/L, the sensitivity, specificity, positive predictive value, and the negative predictive value were 86.7%, 78%, 59% and 94%, respectively. When the threshold value for procalcitonin was taken as 1 mg/L, these values were 92.3%, 59.2%, 42% and 96%, respectively for late onset sepsis. The sensitivity and negative predictive value of thrombocytopenia was found 72.7% and 91.3%, respectively. However, when used in combination with CRP, they increased to 92.8% and 98.6% respectively. Sensitivity and negative predictive value of hypoalbuminemia were 96.3%, and 97% but increased to 100% when used in combination with C-reactive protein.
Conclusion: Thrombocytopenia may be helpful when combined with CRP. Hypoalbuminemia has a very high sensitivity and negative predictive value when combined with CRP. In conclusion, the combined use of biomarkers in neonatal sepsis is more beneficial than using them alone, and the use of platelet count and albumin levels in combination with commonly used biomarkers increases their diagnostic sensitivity.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Health Care Administration |
Journal Section | Özgün Araştırma |
Authors | |
Publication Date | August 31, 2023 |
Submission Date | November 30, 2022 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 25 Issue: 2 |
This Journal is a Publication of Kırıkkale University Faculty of Medicine.