The aim of this study is to examine financial sanctions, which have become an important foreign policy tool today, on a conceptual and historical level and to analyze them in the context of economic politics through the example of Russia. As a result of the evaluations, it has been determined that the number of countries
targeted with financial sanctions has been increasing, and the share of such sanctions in total sanctions has increased rapidly, especially after the start of the Russia-Ukraine war in 2022. In addition, it is seen that among the financial sanctions, measures such as restricting access to infrastructures and institutions that carry out international payments and freezing assets are prominent. The United Nations on a global scale, the European Union on a regional level, and the United States on an individual level are leaders in initiating sanctions, and with this position they can force many countries to make policy changes. On the other hand, this situation encourages new alliances and alternative monetary and financial structures among developing countries; thus, it accelerates the transformation efforts in the international monetary and financial system.
Keywords:
Bu çalışmanın amacı, günümüzde önemli bir dış politika aracına dönüşmüş olan finansal yaptırımların kavramsal ve tarihsel düzlemde incelenmesi ve Rusya örneği üzerinden ekonomi politik bağlamda analiz edilmesidir. Yapılan değerlendirmeler sonucunda, finansal yaptırımlarla hedef alınan ülke sayısının giderek arttığı; özellikle Rusya-Ukrayna savaşının başladığı 2022 yılından sonra bu tür yaptırımların toplam yaptırımlar içerisindeki payının hızlı bir artış gösterdiği tespit edilmiştir. Ayrıca finansal yaptırımlar içerisinde uluslararası ödemeleri gerçekleştiren altyapılara ve kurumlara erişimin kısıtlanması ve varlıkların dondurulmasına yönelik önlemlerin öne çıktığı görülmektedir. Küresel ölçekte Birleşmiş Milletler, bölgesel düzeyde Avrupa Birliği ve tekil ülke düzeyinde ABD, yaptırımların başlatılması konusunda lider konumunda olup, bu konumlarıyla birçok ülkeyi politika değişikliği yapmaya zorlayabilmektedirler. Diğer taraftan bu durum, gelişmekte olan ülkeler arasında yeni ittifakların yanı sıra alternatif parasal ve finansal yapılanmaları teşvik etmekte ve böylece uluslararası para ve finans sisteminde dönüşüm çabalarına ivme kazandırmaktadır.
Çalışma Etik Kurul Raporu gerektirmemektedir
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Political Economy Theory |
Journal Section | Araştırma |
Authors | |
Early Pub Date | July 26, 2025 |
Publication Date | June 18, 2025 |
Submission Date | May 9, 2025 |
Acceptance Date | June 16, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Issue: 118 |