İslâm öncesi Türk devletlerinde Kut geleneğine göre Kağan, Osmanlı’da ise sultan kutsal olanın temsilidir. Bu durum her iki toplumda da meşruiyetin kaynağının ilahi olduğunu gösterir. Dolayısıyla İslâm öncesi Türk devletlerinin sahip olduğu halk ile iktidar arasında önemli bir meşruiyet kaynağı olarak ilahi gelenek inancının, bir siyasal davranış kültürü olarak kendisinden sonraki Türk devletlerine intikal ettiği söylenebilir. Ancak bir toplumdan diğerine aktarılan siyasal kültüre ve meşruiyete kaynaklık eden araçlar farklılaşabilmektedir. Bu durum siyasal kültürün özde olmazsa bile şeklen önemli değişiklikleri beraberinde getirir. İşte bu çalışma tarihsel sosyoloji yöntemine uygun olarak; İslâm öncesi Türk devletlerinde siyasal kültür ve meşruiyet kaynağı açısından Kut geleneğinin ilk dönem Osmanlı’ya ne ölçüde intibak ettiğini, Osmanlı klasik döneminde İslâm'ın politik bir argüman olarak yönetici seçkinlerin meşruiyet oluşturma çabalarına ne şekilde hizmet ettiğini, ayrıca İslâm’ın devlet ve halk nezdinde algısını bu meşruiyet ilişkisi bağlamında incelemeyi amaçlamaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Siyaset Bilimi |
Bölüm | Araştırma |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Haziran 2020 |
Gönderilme Tarihi | 15 Nisan 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |