20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren siyaset felsefesi büyük bir canlanma içerisine girdi. Sadece olguları ele alan ve ampirik yanı ağır basan siyaset yazını geriledikçe bireyin hakları, totalitarizm, adalet, meşruluk, özgürlük ve eşitlik gibi meseleler etik politik ve reel politik düzeyde daha fazla tartışılır oldu. Benzeri bir gelişme liberalizm içerisinde de yaşandı. Adalet teorileri, insan haklarına yapılan yoğun atıflar ve bu bağlamda doğal hukuk düşüncesinde yaşanan Rönesans siyasal aktör ve yorumcuların önüne yeni bir manzara koydu.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | June 1, 2013 |
Published in Issue | Year 2013 Issue: 71 |