Osmanlı Devleti çok uluslu diğer devletler gibi milliyetçilik akımından en çok etkilenen devletlerden biri olmuştur. Osmanlı Devleti’nin özellikle Balkan coğrafyası, barındırdığı farklı etnik gruplar dolayısıyla bu etkiyi en şiddetli hisseden bölge olmuştu. Bulgarlar da XVIII. yüzyılın sonundan başlayarak bağımsızlık hedefiyle topyekûn bir millî bilinçlenme ve millî teşkilatlanma yoluna girmişlerdir. Bulgar aydınları özellikle eğitim alanında gelişmeye çok önem vermişti. Yine basın ve yayın faaliyetleri de bu dönemde yoğun bir şekilde kullanılmıştır. Bu süreçte Bulgar millî kimliğini inşa edenlerin vazgeçilmez olarak gördüğü bazı değerler belirlenmiştir. Bulgar toplumunda Ortodoks Hristiyan olmayan ve Bulgarca konuşmayanların “öteki” olduklarına yönelik bir algı yaratılmıştı. Bulgar millî kimliğinin gelişiminde önemli dönüm noktalarından biri Bulgar Eksarhanesinin kurulması hadisesiydi. Bulgar aydınları öncelikle Fener -Rum Patrikhanesi ve Rum nüfuzundan kurtulmak için yoğun çaba sarf etmişlerdi. Kültürel alanda Rumlara karşı bir mücadele verilirken siyasî ve askerî sahada ise Bulgar milliyetçilerinin en büyük “öteki”si Osmanlı-Türk-Müslümanlar olmuştu. Millî kimlik inşasında kullanılan bu doneler, Bulgar milliyetçilerinin toplumu bunlarla beslemesi neticesinde, uzun yıllar değerini yitirmemiş ve kamuoyunda bu algı canlı tutulmuştur.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Araştırma Makaleleri |
Authors | |
Publication Date | April 26, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 2 Issue: 1 |