Many different topics selected from the history of the Republic of Turkey have been the object of research until today. The history of historiography is one of these subjects. Studies dealing with ancient Turkish history stand before us as a very important part of historiography. Who are the names who carried out the studies of ancient Turkish history? What is the method understanding of these names, their views on history and the problems of old Turkish historiography? In this article, written with the aim of finding answers to these questions; ancient Turkish historiography in Turkey has been analyzed by dividing into three main phases. In each phase, there are central narratives shaped around the dominant historical view of the period and peripheral narratives positioned against them through various objections. In the first phase, the determinant was the state itself, while in the second phase, political ideologies took its place. In the third phase, the connection between universities, which became widespread because of quantity prioritized over quality, and the (for now) disappearance of environmental narratives is revealed. As a result, it remains a history of historiography with almost a century of independent history and the 'own' story of old Turkish historiography.
Ancient Turks History Historiography Republic of Turkey Political İdeologies History Method
Türkiye Cumhuriyeti tarihi içerisinden seçilen pek çok farklı konu, bugüne dek araştırma nesnesi edilmiştir. Tarihçiliğin tarihi de bu konulardan bir tanesidir. Eski Türk tarihini ele alan çalışmalar ise tarihyazımının oldukça önemli bir parçası olarak karşımızda durmaktadır. Eski Türk tarihi çalışmalarını gerçekleştiren isimler kimlerdir? Bu isimlerin yöntem anlayışları, tarihe ve eski Türk tarihçiliğinin sorunlarına karşı bakışları nedir? Bu sorulara cevap bulma maksadıyla kaleme alınmış olan bu çalışmada; Türkiye’de eski Türk tarihçiliği üç ana evre hâlinde bölümlere ayrılarak incelenmiştir. Her evre içerisinde; dönemin hâkim tarih görüşü ekseninde şekillenmiş olan merkez anlatılar ve çeşitli itirazlar vasıtasıyla bunların karşılarına konumlanan çevre anlatıları bulunmaktadır. Birinci evrede belirleyici olan devletin bizzat kendisi iken, ikinci evrede bunun yerini siyasî ideolojiler almıştır. Üçüncü evrede ise niteliğin yerine öncelenen niceliğin bir sonucu olarak yaygınlaşan üniversiteler ve çevre anlatıların (şimdilik) ortadan kalkışı arasındaki bağ ortaya konmaktadır. Sonuç olarak elimizde kalan, neredeyse bir asırlık müstakil geçmişi ile bir tarihçilik tarihi, eski Türk tarihçiliğinin ‘kendi’ hikâyesi kalmıştır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Araştırma Makaleleri |
Authors | |
Publication Date | April 25, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 4 Issue: 1 |