İnsanın özgürlüğünün gerçek anlamda ne olduğu, gerek insan öznesi temelinde gerekse kamusal düzeyde neyi ifade ettiği, bu bağlamda da sınırlarının nasıl çizileceği, felsefe tarihi boyunca tartışılan bir olgu olmuştur. Hıristiyanlık dininin yayılmaya başlaması ve insanlar arasında kabul görmesi ile birlikte bu anlayışın yaşamın ve düşün sisteminin merkezine yerleştirilmesi felsefi düşünce için bir kırılma noktası oldu. Bu bağlamda özgürlük probleminin Ortaçağ boyunca nasıl ele alındığı ve ne şekilde temellendirildiği incelendi. İlkçağda insanın özgürlüğünün nedeni olarak kabul edilen aklın, nasıl olup da Ortaçağda günahkârlığın ve esaretin nedeni olarak görüldüğü irdelendi.
What means exactly the freedom of human which both on human ground and on public ground and in this context how would be determined its limit is a fact that during the history of philosophy open to dispute. The spread of Christianity and getting the believe of more people to the Christianity and in parallel with this situation the Christian perceptiveness which is in the center of philosophical viewpoint caused the decline of this viewpoint. In this instance the subject was studied that how the freedom issue was went on and was analyzed during the Middle Ages. In this context it was examined that while the main factor of freedom was intelligence in ancient philosophy, why in the Middle Ages it was accepted as the definition of sinfulness and slavery
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | July 22, 2013 |
Submission Date | April 29, 2013 |
Published in Issue | Year 2013 Volume: 5 Issue: 8 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.