Abstract
torluğu’nun kullandığı iskan ve yerleştirme metodlarından birisidir. Bu metotla başı boş dolaşan yerleşmemiş nüfus,toprak sahibi yapılarak, bir taraftan bu topraklar ziraata açılıyor, bir taraftan da iç İskan meselesi çözülmeye çalışılıyordu. Daha önemlisi derbentler , yol boyunca bir emniyet zinciri olarak kuruluyorlardı. Her derbent belli bir iskan topluluğunun sürekli olarak oturacağı bir yer olduğundan, derbend'cilere iskan olabilecek ve ziraat yapabilecek ölçüde arazi dağıtılıyordtr. Ancak bu arazinin ihtiyaca cevap vermesine dikkat ediliyordu. Ayrıca bu arazinin tımar, zeamet ve vakıf arazisi olmaması gerekiyordu. Yerleşim bölgeleri dışında olan bazı derbendleri ise, yeniden yerleşme noktaları olarak düşünülerek, buraların nüfuslandırılması sağlanıyordu. Derbentlere yerleştirilen nüfus çoğunlukla konar-göçer olduğundan, hayvanlarına ayrılacak mera, ekilecek arazi kadar önem taşıyordu. Osmanlı İmparatorluğu içerisinde XVI yüzyıldan itibaren başlayan iç karışıklıklar, köyler üzerinde fazlasıyla etkili olmaktaydı. Ekonomik güçleri iyice zayıflayan çiftçilerin bir kısmı köylerini terk ederek, başka noktalara göç ediyorlardı. Bunlar bir süre sonra diğer köylerin güvenliğini tehdit etmeye başladılar. Bu guruplara karşı derbent teşkilatlarından da yararlanılmıştır. Osmanlı İmparatorluğunda önemli birer yerleşim noktası olan derbendleri kuruluş yerlerinin özelliğine göre bazı guruplara ayırarak incelemek mümkündür.