Günümüz metropolünde, ‘tasarım’ın kentliyle buluştuğu ara yüzler düşünüldüğünde, akla hemen ticari mecralar gelir. Tasarım, tasarımcı, tasarlanmış ürün ve mekânlar çoğunlukla birer ticari meta sıfatıyla karşımıza çıkarlar. Ambiyansı özel olarak tasarlanmış, sıra dışı birer deneyim mekânı olarak da işlev gören ‘showroom’lar tasarımcı imzasının, marka kültünün ve seçkinliğin nabzının attığını hissedebileceğiniz ortamlardır. Böyle bir yerden satın alınan bir ürün basitçe işe yarayan, bir problemi çözen, hayatı kolaylaştıran veya güzelleştiren bir eşya olmanın çok ötesine geçmiş gibidir. Ürünle birlikte kendinden menkul bir değer olarak ‘tasarım’ da satışa sunulmakta ve alıcıya seçkin, prestijli, farklı ve ayrıcalıklı bir yaşam biçimi vadedilmektedir. Markalaşmış, metalaşmış bir kisveyle görünür olan böyle bir ‹tasarım’ın, beşerî bir edim olan tasarlama faaliyetini ve onun insanlığa sunduğu potansiyel faydayı temsil etmekten uzak olduğu çok açık değil midir?
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 1, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Issue: 7 |