Yabancı kaynak girişleri ekonomiler üzerinde ilk aşamalarda olumlu etki yapmakla birlikte ödeme dönemlerinde ülkeden yurt dışına kaynak transferlerine yol açmakta ve anapara ve faizleriyle birlikte yüksek boyutlara ulaştığında borç krizlerine sürükleyebilmektedir. Ayrıca edinilen bu kaynaklar etkin ve verimli şekilde kullanılmıyorsa, borcun borçla ödenmesi söz konusu olmakta, bu durum giderek artan borç sorununa yol açmakta, küreselleşmenin etkisiyle sorun uluslar arası platforma taşınmaktadır. Türkiye’de artan dış borç sorununun sistemde kırılganlık yaratan cari açık sorunu ile birlikte ele alınması halinde ise, dünyada etkileri devam eden küresel krizin yol açtığı olumsuzlukların en aza indirilebilmesi için, uygulanan para ve maliye politikalarına ilaveten yapısal tedbirlere de önem verilmesi ihtiyacı ortaya çıkmaktadır. Bunu teminen öncelikle yurt dışından sağlanan fonların verimli ve katma değer yaratan alanlara yönlendirilmesi, üretimde ithalata bağımlı yapının zaman içerisinde değiştirilmesi, cari açığın finansmanında 2008 yılından itibaren sıcak para ve portföy yatırımlarının ağırlıklı olarak yer aldığı hususu dikkate alınarak olası vade ve likidite sorunlarıyla karşılaşılmasının önlenebilmesi için sabit sermaye yatırımlarına ağırlık verilmesi önem taşımaktadır
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | October 1, 2013 |
Submission Date | December 19, 2015 |
Published in Issue | Year 2013 Volume: 1 Issue: 100 |