This article aims to analyze the image of the Turk used in the small “Turchia” neighborhood of Moena. To carry out this analysis, it is first necessary to show why and how a folklore gets (re)invented. It can be said that the (re)invention of folklore is above all a response to the homologation trends of globalization. In addition, the revival or invention of a tradition often refers to a past supposedly legendary and glorious of a particular society. Moreover, reconstructing a folklore tradition is a natural act of every society. These updates are usually based on other traditions. It may be added that sometimes the creation or invention of a folkloric tradition relies on a substrate of images. Images are an element of great importance in the cultural dimension of a particular society. In this context, it is important to reveal the imagological effects by examining the folklore. The traditional ceremonies of the Moena “Turks” confirm this fact. Moena is in the Val di Fassa, a mountain region of Trentino, in an area, called “Ladinia”, that has traditionally emphasized its ethnic peculiarities. In this context, the “Turchia” neighborhood over the years has developed a particular type of folklore. The inhabitants of this district every year organize a parade in the first week of August wearing costumes that intend to represent the Turks. This fact is linked to a legend that narrates the adventures of a Turk Janissary who fled the second siege of Vienna and finally settled in Moena. On the other hand, the annual “Turk” parade is certainly linked to the exogamous wedding ritual widespread in the Ladin region and which is called “Baschia”. In the “Bastia”, which is the “Turkish” version of this Ladin wedding tradition, not the king but the “Sultan” of the neighborhood dressed like an imaginary ottoman “padişah” gives consent for the exogamous marriage. In this tradition, as the sultan, also the inhabitants dress costumes that represent viziers, janissaries, and odalisques. Over time, under the influence of the spread of contemporary “exotic” carnivals in post-war Italy, the parade of the Turks becomes an annual occasion that attracts tourists and recalls the village festivals that celebrate their patron saint and are widespread throughout the Italian territory. By analyzing the representation that the “Turks” of Moena make of themselves, it can be seen that to express their “Turkishness” they use a series of stereotypes that have spread in the West since the 15th and 16th centuries. The costumes used by the Turks of Moena in fact recall a fabulous and stereotyped orientalist image that has no connection with Ottoman reality and above all with contemporary Turkey. After all, the purpose of the parade is certainly not to show this supposed “Turkishness”, but to demonstrate the local uniqueness of the community. Therefore, the assumption of “Turkishness” by the inhabitants of the “Turchia” neighborhood is a way to achieve their own peculiarities and to counter the globalizing tendencies that tend to annihilate ethnic-cultural differences all over the world. As all cases in which a folklore is reinvented, also the case of the “Turks” of Moena is a demonstration of how in the contemporary world folklore often becomes the only way to save the identity of a community that risks losing its own uniqueness under the influence of globalization.
Bu makale, Moena’nın küçük “Turchia” mahallesinde kullanılan Türk imgesini incelemeyi amaçlamaktadır. Bu incelemeyi yürütmek adına ilk önce bir folklorun neden ve nasıl (yeniden) icat edildiğini göstermek gerekir. Folklorun (yeniden) icadının, her şeyden önce küreselleşmenin homologasyon eğilimlerine bir yanıt olduğu söylenebilir. Ayrıca bir geleneğin yeniden canlandırılmasında ya da icadında genellikle belli bir toplumun, efsanevi ve şanlı olduğu varsayılan geçmişine başvurulur. Kaldı ki bir folklor geleneğini yeniden kurgulamak her toplumun doğal bir eylemidir. Söz konusu güncellemeler genellikle başka gelenek-lere dayanarak gerçekleştirilmektedir. Bunun yanı sıra, bazen folklorik bir geleneğin oluşturulması ya da icat edilmesi imgelerden oluşan bir alt tabakaya dayanır. Nitekim imgeler, belirli bir toplumun kültürel boyutunda büyük önem taşıyan unsurlardır. Bu bağlamda folklorları inceleyerek imge bilimsel etkileri de açığa çıkarmak önemlidir. Moena “Türkleri”nin geleneksel törenleri bu olguyu doğrulamaktadır. Moena kasabası, Trentino’nun dağlık bir bölgesi olan Fassa Vadisi’nde, geleneksel olarak etnik özelliklerini vurgulayan “Ladinia” adlı bir bölgede yer almaktadır. Bu ortamda, “Turchia” mahallesi yıllar içinde belirli bir folklor geliştirmiştir. Bu bölgenin sakinleri her yıl Ağustos ayının ilk haftasında kendilerince Türkleri temsil eden kostümler giyerek bir geçit töreni düzenlerler. Bu olgu, ikinci Viyana kuşatmasından kaçan ve sonunda Moena’ya yerleşen bir Türk yeniçerisinin maceralarını anlatan bir efsaneyle bağlantılıdır. Öte yandan, her yıl gerçekleşen “Türk” geçit töreni, kesinlikle Ladinia bölgesinde yaygın olan ve “Baschia” olarak adlandırılan dışevlilik (egzogami) ritüeliyle bağlantılıdır. Bu Ladin düğün geleneğinin “Türk” versiyonu olan “Bastia”da, dışevliliğe mahallenin kralı değil, hayali bir Osmanlı padişahı gibi giyinen “Sultan”ı izin verir. Bu geleneğe göre, tıpkı padişah gibi diğer sakinler de vezirleri, yeniçerileri ve cariyeleri temsil eden kostümler giyer. Zamanla, savaş sonrası İtalya’da çağdaş “egzotik” karnavalların yaygınlaşmasının etkisiyle “Türkler”in geçit töreninin, turistleri çeken ve koruyucu azizlerini kutlayan ve tüm İtalya’da yaygın olan köy festivallerini hatırlatan yıllık bir olay haline geldiği açıktır. Moena “Türkleri”nin kendilerini nasıl temsil ettikleri incelendiğinde, “Türklük”ünü ifade etmek için 15. ve 16. yüzyıllardan itibaren Batı’da yayılan bir dizi basmakalıbı kullandıkları görülmektedir. Moena “Türkleri”nin kullandıkları kostümler, aslında Osmanlı gerçekliği ve her şeyden önce çağdaş Türkiye ile bağlantısı olmayan, masalsı ve hayali oryantalist imgeleri çağrıştırmaktadır. Aslında geçit töreninin amacı kesinlikle orada yaşayan halkın bu sözde “Türklüğü”nü göstermek değil, yerel eşsizliğini ispat etmektir. Bu nedenle, “Turchia” mahallesinin sakinlerinin “Türklük”ü benimsemeleri, kendi özelliklerini yeniden elde etmenin ve tüm dünyada etnik-kültürel farklılıkları ortadan kaldıran küreselleşme eğilimlerine karşı koymanın bir yoludur. Bir folklorun (yeniden) icat edildiği tüm vakalar gibi, Moena’nın “Türkleri” vakası da; çağdaş dünyada folklorun, küreselleşmenin etkisiyle kendi benzersizliğini kaybetme riskiyle karşı karşıya olan bir topluluğun kimliğini kurtarmanın genellikle tek yoluna dönüştüğünün bir göstergesidir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Turkish Folklore |
Journal Section | RESEARCH ARTICLES |
Authors | |
Publication Date | April 4, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 18 Issue: 137 |
Millî Folklor is licensed under a Attribution-NonCommercial 4.0 International license https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/