UNESCO bünyesinde hazırlanan Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi ile kültürel mirasın korunması amaçlanmaktadır. Kültürel mirasın, tanıtımı ve yaşatılması ile korunmasının sağlanabileceği görüşü savunulmaktadır. Küreselleşme sonucunda, ortaya çıkan kültürde tek tipleşme sorununa, kültürel mirası tanıtma ve yaşatmanın çözüm olabileceği düşünülmektedir. Sözleşmede geçen “yaşayabilirliğini güvence altına alma” ifadesi ile kültürel mirasın yaşatılması ve korunmasında birçok bilim dalındaki araştırmacıya görev düşmektedir. Kültürel miras, turizm alanı için de önemli bir konudur. Son yıllarda kültürel miras konusunda turizm alanında birçok çalışma yapılmıştır. Kültür, tarih ve doğal çevre turizmin ana kaynaklarını oluşturmaktadır. Turizmin kültür ve doğayı metalaştırması yönündeki endişelerin giderilmesi için kültür ve turizmin iş birliğinin artırılmasına ihtiyaç duyulmaktadır. Son yıllarda Dünya Turizm Örgütü bu yöndeki çalışmalarını hızlandırmış, sürdürülebilir turizm ilkelerini belirlemiştir. Dünya Turizm Örgütü turizm ve kültür sinerjisi üzerine toplantılar düzenleyerek raporlar hazırlamıştır. Sorumlu turizm anlayışının gelişmeye başlamasıyla, gelecek nesilleri düşünerek, turizmden elde edilecek faydaların tüm paydaşların yararına olması hedeflenmektedir. Turizmin yalnızca bir tüketim aracı olmadığı, kültürel değerlere farkındalığı artıran bir güç olduğu vurgulanmaya çalışılmaktadır. Kültür turizmi içerisinde değerlendirilen kültürel rota oluşturulması, bir turizm ürünü oluşturmanın yanında, kültürel mirasın koruması, değerinin bilinmesi ve yaşatılması amaçlarına hizmet etmektedir. Kültürel rotalar, kültürel mirası koruma ve tanıtmayı sürdürülebilirlik yaklaşımı içinde gerçekleştirmeye çalışmaktadır. Türkiye’nin de imzası bulunan “Avrupa Konseyi Kültür Rotaları Programı” kültürel mirası korumayı ve tanıtımını sağlamayı amaçlamaktadır. Türkiye’nin Program çerçevesinde değerlendirilebilecek birçok kültürel rota potansiyeli bulunmaktadır. Dünyada sürdürülebilirlik anlayışıyla oluşturulan ve yönetilen kültürel rotaların kültürel mirası koruma ve yaşatmada kullanıldığı iyi örnekler bulunmaktadır. Kültürel rotaya uygun olmayan alanların uygulamaya geçse de devamlılık gösteremedikleri görülmüştür. Rotalar belirlenirken doğru kriterlere göre değerlendirilmelidirler. Bu çalışmada Bozic ve Tomic’in geliştirdiği “Kültürel Rota Değerleme Modeli” kullanılarak Evliya Çelebi’nin İzmir seyahati kültürel rota olarak incelenmiştir (Bozic ve Tomic 2016: 28). 17. yüzyılda 40 yılı aşkın süre geniş bir coğrafyada seyahat eden ve gezdiği yerlerin iklimi, coğrafyası, yapıları, gündelik yaşamı, hikâyeleri hakkındaki yazılarıyla Evliya Çelebi günümüz gezginlerine rehberlik etmektedir. Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesinde yer alan birçok tarihî eserin korunmuş olması, geleneklerin yaşaması kültürel rotanın geliştirilmesine olanak sağlamaktadır. Rota üzerindeki doğal güzellikler ve tılsımlarla ilgili hikâyeler turistik çekicilik oluşturmaktadır. Kültürel rota değerleme modelinde turizme özgü unsurların yanında, bilimsel çalışmalar, rotaya özgü değerler, ekonomik önem, tedbir ve koruma önlemleri bulunmaktadır. Evliya Çelebi’nin İzmir seyahatinin, kültürel rota değerleme modelini oluşturan tüm ögelere göre, kültürel rota geliştirmeye uygun olduğu görülmüştür. Evliya Çelebi İzmir Rotasının hayata geçirilmesi ve sürdürülebilir anlayışla yönetilebilmesi için bir konsorsiyum oluşturulması önerilebilir. Bu çalışma ile kültürel mirasın tanıtımı ve yaşatılması konusunda, turizmin, kültürel rota ile bir araç olabileceği vurgulanmaya çalışılmıştır.
With the Convention for the Safeguarding of the Intangible Cultural Heritage, which is prepared within the body of UNESCO, it is aimed to safeguard cultural heritage. It is advocated that the safeguarding of cultural heritage can be achieved by promotion and viability. It is thought that promoting the cultural heritage can be the solution to the uniformization problem in the culture that emerged as a result of globalization. Researchers in many disciplines are responsible for the viability and preservation of cultural heritage with the expression “guaranteeing viability” in the Convention. Cultural heritage is also an important issue for the tourism area. Many studies have been carried out in the field of tourism and cultural heritage in recent years. Culture, history and natural environment are the main sources of tourism. In order to alleviate the concerns regarding the commodification of culture and nature, there is a need to increase the cooperation of culture and tourism. In recent years, the World Tourism Organization has speeded up its activities in this direction and determined the principles of sustainable tourism. The World Tourism Organization has prepared meetings and organized reports on tourism and cultural synergy. With the development of responsible tourism understanding, it is aimed that the benefits to be gained from tourism will benefit all stakeholders by thinking about the next generations. It is tried to be emphasized that tourism is not just a consumption tool, it is a power that increases awareness of cultural values. Creating a cultural route evaluated within cultural tourism serves the purposes of protecting cultural heritage, knowing its value and keeping it alive as well as creating a tourism product. Cultural routes try to realize the promotion and promotion of cultural heritage in a sustainability approach. Turkey also signed the "Council of Europe Cultural Routes Program" aiming to ensure the protection and promotion of cultural heritage. There is a good deal of cultural potential that is flying under the program in Turkey. There are good examples in the world where cultural routes created and managed with the concept of sustainability are used to protect and sustain cultural heritage. It was observed that the areas that are not suitable for the cultural route, although they were put into practice, could not show continuity. When determining the routes, they should be selected according to the correct criteria. In this study, Evliya Çelebi's travel to İzmir was examined as a cultural route by using the "Cultural Route Evaluation Model" developed by Bozic and Tomic (2016: 28). Evliya Çelebi guides today's travelers with the writings about the climate, geography, structures, daily life and stories of the places that have traveled and traveled in a wide geography for more than 50 years in the 17th century. Preserving many historical artifacts in Evliya Çelebi's Seyahatname enables the development of the cultural route. Stories about natural beauty and talismans on the route create tourist attraction. In the cultural route evaluation model, besides tourism-specific elements, there are scientific studies, route-specific values, economic importance, precautions and protection measures. It was seen that Evliya Çelebi's İzmir journey is suitable for developing a cultural route according to all the elements that make up the cultural route valuation model. It is suggested that a consortium can be proposed to realize the Evliya Çelebi İzmir Route and manage it with a sustainable understanding. With this study, it has been emphasized that tourism can be a tool with the cultural route in the promotion and protecting of the cultural heritage.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Cultural Studies |
Journal Section | RESEARCH ARTICLES |
Authors | |
Publication Date | April 4, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 18 Issue: 137 |
Millî Folklor is licensed under a Attribution-NonCommercial 4.0 International license https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/