İmî faaliyetlerin en önemli semeresi olan kitaplar, türlerine göre farklılık arz eder. Bu türlerden birisi de ortak yazarlı kitaplardır. Ortak yazarlı kitaplar en az iki kişinin kaleme aldığı eserlerdir. Yazar sayısının artması bunu heyet olarak adlandıracağımız bir konuma getirir. İslam aleminde yazılan eserlerin tamamına yakını tek müellifli eserler olup özellikle klasik dönemde ortak yazarlı tefsirler nadirdir. Olanlar ise genelde yarım bırakılan bir tefsiri müellifin öğrencilerinin veya başkalarının tamamlaması şeklindedir. Yirminci yüzyılın başlarında bir kısım alimler tefsirin heyet tarafından yazılmasını önermişlerdir. Ancak ortak yazarlı tefsirlerin yazımı ancak 2000’li yıllardan sonra önemli merhale kat etmiştir. Türkiye, Suûdî Arabistan, Ürdün, Libya, Pakistan, İran, Mısır, Endonezya gibi ülkelerde gerek resmî kurumların desteğiyle gerekse şahsî girişimlerle epeyce ortak yazarlı tefsir yazılmıştır. Hatta bugün “ortak yazarlı tefsirler” şeklinde bir tefsir çeşidinden bahsetmek mümkün hale gelmiştir. Ortak yazarlı tefsirlerde hataların asgari düzeyde olması halkın itimadını kazanmaya vesiledir. Ancak bu tür tefsirler yazarların bir araya gelmeleri, ihtilaflı konularda uzlaşabilmeleri ve ortak bir uslubu yakalamaları gibi zorlukları da barındırmaktadır. Bu makalede ağırlıklı olarak tarihsel veri toplama ve kronolojik yöntem kullanılarak ortak yazarlı tefsir yazımının tarihsel seyri, problemleri ve avantajları ele alınmaktadır.
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Tefsir |
| Bölüm | Araştırma Makalesi |
| Yazarlar | |
| Gönderilme Tarihi | 10 Ağustos 2025 |
| Kabul Tarihi | 18 Kasım 2025 |
| Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Sayı: 21 |