Söylem, dünyaya hükmetme düşüncesinin merkezi yerini işkâl etmektedir. Batı, uzun yıllardır söylem gücünü elinde tutmaktadır. Batının keşif kolu, öncü birlikleri artık söylem üzerine odaklanmaktadırlar. Daha önce topraklara, stratejik noktalara, üsleri kuşatmaya yönelen Batının tahkim gücü artık zihinlere, toplumun hafızasına, kültürel kodlarına hâkim olmaya yönelmektedir. Batının, bilgi, iktidar, güç ilişki-sinde hâkim olduğu düzene muhalif veya alternatif olabilecek muhtemel imkânları ortadan kaldırmak, onları “dumura” uğratmada öncelikli işlevsel gücü söylemdir. Artık söylem, dünyayı anlamaya açılan bir kapı olmaktan çıkmış ona hükmetmenin imkânı, başat aracı olmuştur. Bugün batı medeniyeti olarak taçla-nan güç temerküzü esasta Türk/İslam karşıtı ve Türklerle/Müslümanlarla başetmek için oluşmuş/ oluşturulmuş bir yapıyı temsil etmektedir. Türk milleti, Batı Hristiyan topluluklarla girdiği mücadele süresince üstlendiği tarihi bir rol sonucu oluşmuştur. Aynı tarihi diyalektik çatışmanın karşıt kutbunda ise bu günkü Avrupa düşüncesi ve kurumları doğmuştur. Bu önermelerle İsmet Özel, bir taraftan Batı‟yı dayandığı fikri temelleri ile izah ederken, öbür taraftan ise Türklerin/müslümanların bu topraklarda tu-tunabilmelerinin esas sebebinin bir “millet” hayatının varlığına bağlayarak düşüncelerini açıklamaktadır. Bu sebeple Özel, millet mefküresini kaybetmiş bir Türkiye‟nin geleceğinin muhal olduğunu imlemek-tedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Siyaset Sosyolojisi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 7 Sayı: 2 |
Adres: Akdeniz İnsani Bilimler Dergisi Akdeniz Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi 07058 Kampüs, Antalya / TÜRKİYE | E-Posta: mjh@akdeniz.edu.tr |