Matter and Force, which is the source of the ideas defended by Abdullah Cevdet (1869-1931) and Baha Tevfik (1881-1914), belongs to Louis Boucher. Boucher’s ideas about soul, brain, contemplation and conscience played a role in defending naturalist, materialist and positivist ideas in Turkey. The thoughts that came through this work, limiting knowledge and reality to objectivity and the experiential world, caused the denial of God, revelation, prophecy and the spirit. These debates, which correspond to the times when political and cultural changes took place in Turkey, found reflection on the masses as well as the intellectuals. İsmail Fenni Ertuğrul, (1855-1946) Bediuzzaman Said Nursi (1876-1960) and other contemporaries rejected the aspects of these ideas that contradicted the messages brought by the Qur’an. Our study aims to reveal the thoughts of these two thinkers who discussed the concepts of matter, life, human, soul and conscience, which atheist and materialist thinkers discussed in this period, on the basis of the establishment and construction of religious belief. According to Said Nursi, “life turns everything into something; makes one thing the owner of all things. Life is the cause of the discovery of existence. It makes a minor thing universal and universal. It is the reason to fit the whole into the partial and the partial. one by one can never show the power to reveal life. There is a (divine) power that brings them together in a miraculous way.” He opposed the explanation of spirit and life with matter. In our study, the above concepts will be tried to be explained in a comparative way as much as possible.
Yazdığı eser yüzünden kürsüden atılan materyalist Alman filozofu Louis Boucher’in (1824-1899) fikirleri 19. yüz yılda, Avrupa’da etkiler meydana getirmiştir.
Türkçe’ye tercümesi Abdullah Cevdet (1869-1931) ile Baha Tevfik'in (1881-1914) müdafaa ettikleri fikirlerin kaynağı olan Madde ve Kuvvet, Louis Boucher’e aittir. Boucher’in, ruh, beyin, tefekkür ve vicdanla ilgili fikirleri Türkiye’de natüralist, materyalist, pozitivist düşüncelerin savunulmasında rolleri olmuştur. Bu eser yolu ile gelen, bilgi ve gerçekliği nesnellik ve tecrübi alemle ile sınırlayan düşünceler, Allah, vahiy, nübüvvet ve ruhun inkarına sebep olmuştur. Türkiye’de siyasi kültürel değişimlerin gerçekleştiği zamanlara da tekabül eden bu tartışmalar aydınlar kadar kitleler üzerinde de yansıma bulmuştur. İsmail Fenni Ertuğrul, (1855-1946) Bediüzzaman Said Nursi (1876-1960) ve diğer çağdaşları bu fikirlerin Kur’an’ın getirdiği mesajlar ile çelişen yönlerini reddetmişlerdir. Çalışmamız bu devirde ateist ve materyalist düşünürlerin tartıştıkları madde, hayat, insan, ruh ve vicdan kavramlarını dini inancın tesis ve inşası zemininde ele alan bu iki mütefekkirin düşüncelerini ortaya koymaya yöneliktir. Said Nursi’ye göre, “hayat, her şeyi bir şey haline; bir şeyi de bütün eşyaya malik hükmüne getirir. Hayat, varlığın keşfine sebeptir. Cüz'î bir şeyi küll ve küllî hükmüne getirir. Küllîyi de cüz' ve cüz'îye sığıştırmaya sebeptir.. İsmail Fenni de maddenin hayatı ortaya çıkarma güç ve imkânı olmadığına dikkat çekerek, “madde atıldır, karbon, hidrojen vd. tek tek asla hayatı ortaya çıkarma gücü gösteremez. Bunları mucizevi bir şekilde bir araya getiren (ilahi) bir güç vardır” sözleri ile ruh ve hayatın madde ile açıklanmasına karşı çıkmıştır. Çalışmamızda üstteki kavramlar imkan ölçüsünde mukayeseli bir şekilde açıklanmaya gayret edilecektir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religion, Society and Culture Studies |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Issue: 3 |
Muhakemat International Journal of Risale-i Nur Studies is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).