Bu çalışmanın amacı Türkiye’de 25-64 yaş arası engelli erkeklerin işgücü durumları hakkında betimsel bir araştırma yapmaktır. İşgücüne katılımda doğabilecek karışıklıkları önlemek açısından odağımız sadece erkeklerdir. Çalışmada kullanılan veri Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Türkiye Sağlık Araştırması 2012’dir. Engelli bireylerin işgücü durumları ile ilgili ayrıntılı bilgi sahibi olmanın Türkiye gibi genç nüfusa sahip bir ülkenin işgücü dinamiklerini anlamak açısından da faydalı olacağını düşünmekteyiz. Dikkat çekilmesi gereken bir diğer önemli nokta ise engelli birey tanımlamasıdır. Çalışmamızda üç farklı engellilik tanımlaması kullanmaktayız. Bunlardan ilki bireylerin günlük faaliyetlerini kısıtlayan ve uzun dönem devam eden durumlardır. Bu tanıma göre bireyleri, engeli olmayanlar, engeli olup kısıtı bulunmayanlar, engeli olup az miktarda kısıtı bulunanlar ve engeli olup önemli derecede kısıtı bulunanlar olmak üzere dört gruba ayırmaktayız. İkinci engellilik göstergemiz ise bireylerin teşhis edilen kronik hastalıklarının olup olmadığıdır. Son olarak da vücut kitle endeksini engellilik göstergesi olarak kullanmakta, bireyleri normalden hafif, normal, fazla kilolu ve obez olarak sınıflandırmaktayız. Çalışmamızda uyguladığımız betimsel istatistikler engellilik göstergeleri için birbirine çok yakın sonuçlar vermiştir. Engellilik seviyesi yaşla beraber artmakta, eğitimle beraber ise düşmektedir. Ek olarak engelli bireylerin işgücüne katılımları ve istihdamda olma olasılıkları ise düşmektedir. İstihdam bilgilerine baktığımızda ise engelli bireylerin daha yüksek oranlarda kendi adına ve geçici işlerde çalışan bireyler olduklarını görmekteyiz.
Bu çalışmanın amacı Türkiye’de 25-64 yaş arası engelli erkeklerin işgücü durumları hakkında betimsel bir araştırma yapmaktır. İşgücüne katılımda doğabilecek karışıklıkları önlemek açısından odağımız sadece erkeklerdir. Çalışmada kullanılan veri Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Türkiye Sağlık Araştırması 2012’dir. Engelli bireylerin işgücü durumları ile ilgili ayrıntılı bilgi sahibi olmanın Türkiye gibi genç nüfusa sahip bir ülkenin işgücü dinamiklerini anlamak açısından da faydalı olacağını düşünmekteyiz. Dikkat çekilmesi gereken bir diğer önemli nokta ise engelli birey tanımlamasıdır. Çalışmamızda üç farklı engellilik tanımlaması kullanmaktayız. Bunlardan ilki bireylerin günlük faaliyetlerini kısıtlayan ve uzun dönem devam eden durumlardır. Bu tanıma göre bireyleri, engeli olmayanlar, engeli olup kısıtı bulunmayanlar, engeli olup az miktarda kısıtı bulunanlar ve engeli olup önemli derecede kısıtı bulunanlar olmak üzere dört gruba ayırmaktayız. İkinci engellilik göstergemiz ise bireylerin teşhis edilen kronik hastalıklarının olup olmadığıdır. Son olarak da vücut kitle endeksini engellilik göstergesi olarak kullanmakta, bireyleri normalden hafif, normal, fazla kilolu ve obez olarak sınıflandırmaktayız. Çalışmamızda uyguladığımız betimsel istatistikler engellilik göstergeleri için birbirine çok yakın sonuçlar vermiştir. Engellilik seviyesi yaşla beraber artmakta, eğitimle beraber ise düşmektedir. Ek olarak engelli bireylerin işgücüne katılımları ve istihdamda olma olasılıkları ise düşmektedir. İstihdam bilgilerine baktığımızda ise engelli bireylerin daha yüksek oranlarda kendi adına ve geçici işlerde çalışan bireyler olduklarını görmekteyiz.
Subjects | Economics |
---|---|
Other ID | JA88PA36HZ |
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | June 1, 2016 |
Submission Date | June 1, 2016 |
Published in Issue | Year 2016 |
Bu web sitesi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.