İnsanlığın sosyal, kültürel gelişiminde önemli bir yere sahip olan müzik, öteden beri geçmiş uygarlıkların insanında hastalıklarda şifa verici olarak kullanılabileceği inancını yaratmış ve müziği bir tedavi yöntemi olarak kullanmaya yöneltmiştir. Oldukça uzun bir süredir gerek felsefeciler ve hekimler gerekse müzisyenler, müziğin insanlarda yaptığı duygusal etkisinin yanı sıra fizyolojik ve psikolojik değişimler üzerinde de çalışmaktadırlar Geçmişten günümüze şifa bulmak isteyen hastaların başvurduğu müzik terapi en eski tedavi yöntemlerin- den biridir. Birçok çalışma, Anadolu, Roma, Çin ve Mısır’da müziğin tedavi amaçlı olarak kullanıldığını orta- ya koymuştur. Müzikle hastaları tedavi etme düşüncesinin ilk kez Pythagoras tarafından ortaya koyulduğu düşünülmektedir. O, vücut bütünlüğü bozulmuş hastaların tedavisinde yine seslerin ahenkli bir harmoni- si olan müziğin etkili olacağına inanmaktaydı. Bergama’da bulunan Aesculape Mabedi’nde, müzik ile has- taların tedavi edilmeleri Romalılar tarafından ruh hastalıklarında bu yöntemin kullanıldığının açık kanıtıdır. Eski Türklerde müzik ve dansın tedavi amaçlı olduğu kadar sosyal yaşamda da önem- li bir yeri vardır. Müzik aletlerinin kutsal bir yönü bulunmaktadır. İslamiyet’in kabul edilmesiy- le müziğin değişikliğe uğraması onun tedavide kullanımını olumsuz etkilememiş aksine Avrupa’da uygulamalarından çok önce Selçuklu, Memluk ve Osmanlı Türkleri tarafından Bursa, Kahire ve Şam hastanele- rinde farmakolojik tedavi ve uğraşı tedavisinin yanı sıra müziği akıl hastalarının tedavilerinde kullanmışlardır. Günümüzde TÜMATA (Türk Musikisini Araştırma ve Tanıtma) grubu müzik ve hareket tedavisi alanında bilgi birikimini yurtiçi ve yurtdışındaki deneyimleriyle birleştirmiş durumdadır. Az olmakla birlikte müzik, doğumda, otistik çocukların uyum sürecinde psikolojik ve fizyolojik etkenli hastalık tedavisinde kullanılmaktadır. Geçmiş- teki yaygın kullanımına karşılık günümüzde müzik terapinin başka ülkelerle karşılaştırıldığında daha yavaş bir gelişme gösterdiği söylenebilir
Since from early ages, music, with an important place social and cultural development of humanity, has made
past civilizations to believe that music can be used as a healer of diseases in people and led music to be used
as a method of treatment. It has been a long time that philosophers, musicians, and physicians are working
on the emotional impact of music, as well as physiological and psychological changes in humans.
Music therapy is one of the oldest methods used by patience seeking treatment. Many studies has proven
that music has been used as therapeutic means in Anatolia, Rome, China and Egypt. It is suggested that the
idea of treating patients with music came from Pythagoras for the first time. He believed that music as a
harmony of sounds had an effect on patients with impaired body integrity. Aesculap Temple in Pergamon is
a proof that music was used by the Romans to treat patients with mental disorders.
Music and dance had an important place in treatment but also in social life of former Turks. Musical instruments
have a sacred side. The adoption of Islam and change in music has not caused an adversely affect, on the
contrary, well before application in Europe, music has been used by Seljuk, Mamluk, and Ottoman Turks, not
only as a pharmacological therapy and occupational therapy but also as a treatment of mental patients in
Bursa, Cairo and Damascus hospitals.
Nowadays, TUMATA Group (Turkish Music Research and Promotion Group) have combined their knowledge
of music and movement therapy with the experiences at home and abroad. Although few, music is used at
birth, for the autistic children’s adaptation period and for the psychological and physical factored illnesses’
treatment. Even though it has been used widely in the past, now, compared with other countries, music
therapy shows a slower development.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | September 1, 2011 |
Published in Issue | Year 2011 Lokman Hekim Journal 2011; Supplement |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.
Periodical scientific publication of Mersin University School of Medicine. Can not be cited without reference. Responsibility of the articles belong to the authors
Ayşegül Tuğuz
from composition of İlter Uzel named “Dioscorides and his Student
Address
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı Çiftlikköy Kampüsü
Yenişehir / Mersin