Objective: This study was conducted to determine the relationship between the frequency of midwifery students experiencing premenstrual syndrome and the level of stress they perceive.
Material and Methods: The study was conducted with 151 students studying in 2nd, 3rd and 4th grade at Cukurova University, Faculty of Health Sciences, Midwifery Department between 17-21 February 2020. The data were collected by introductory information form that had 20 questions prepared by the researchers in line with the literature, Premenstrual Syndrome Scale and Perceived Stress Scale. SPSS 22 package program was used in data analysis.
Results: There was a statistically significant difference between health belief model scale, self efficacy scale and decision making scale mean scores according to before and after education (p=0.001). There was a moderately significant positive correlation between self-efficacy and decision making scales and between health belief model and self-efficacy scales (r=0.638 p=0.001).
Conclusion and Suggestions: As the frequency of midwifery students experiencing premenstrual syndrome increases, as their perceived stress levels increase. In order for the students to pass this term more comfortably; showering, hot application, mental relaxation techniques, social support and activity, rest, healthy diet, exercise, etc. applications such as are recommended.
Amaç: Bu çalışma, ebelik öğrencilerinin premenstrual sendrom yaşama sıklığı ile algıladıkları stres düzeyi arasındaki ilişkiyi belirlemek amacıyla yapılmıştır.
Yöntem: Çalışma, 17-21 Şubat 2020 tarihleri arasında, Çukurova Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Ebelik Bölümü’nde 2., 3. ve 4. sınıfta öğrenim gören 151 öğrenci ile yapılmıştır. Veriler, araştırmacılar tarafından literatür doğrultusunda hazırlanan 20 soruluk tanıtıcı bilgi formu, Premenstrual Sendrom Ölçeği ve Algılanan Stres Ölçeği ile toplanmıştır. Veri analizinde, SPSS 22 paket programı kullanılmıştır.
Bulgular: Çalışmaya katılan ebelik öğrencilerinin %76,2’sinin PMS yaşadığı belirlenmiştir. Öğrencilerin en sık yaşadığı semptom depresif semptomlar olurken, en seyrek yaşadığı semptom ise ağrı semptomları olmuştur. Öğrencilerin Algılanan Stres Ölçeği toplam puan ortalamasının 34,19±5,87 olduğu belirlenmiştir. Premenstrual sendrom yaşama sıklığı ile algılanan stres düzeyi arasındaki ilişkiyi belirlemek amacıyla yapılan korelasyon analizi sonucunda, premenstrual sendrom yaşama sıklığı ile algılanan stres düzeyi arasında pozitif yönlü bir ilişki bulunmuştur.
Sonuç ve Öneriler: Ebelik öğrencilerinin premenstrual sendrom yaşama sıklığı arttıkça algıladıkları stres düzeyleri artmaktadır. Öğrencilerin bu dönem daha rahat geçirebilmesi için; duş alma, sıcak uygulama, zihni rahatlatıcı teknikler, sosyal destek ve aktivite, dinlenme, sağlıklı beslenme, egzersiz vb. gibi uygulamalar önerilmektedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Clinical Sciences |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | January 26, 2021 |
Submission Date | August 15, 2020 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 11 Issue: 1 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.
Periodical scientific publication of Mersin University School of Medicine. Can not be cited without reference. Responsibility of the articles belong to the authors
Ayşegül Tuğuz
from composition of İlter Uzel named “Dioscorides and his Student
Address
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı Çiftlikköy Kampüsü
Yenişehir / Mersin