TTK m. 7’nin başlığı “teselsül karinesi” olmasına rağmen söz konusu düzenlemede müteselsil borçluluk ve müteselsil kefalet karinelerinin dışında kefillerin temerrüt faizinden sorumluluğu konusunda da hükümlere yer verilmiştir. Dolayısıyla ticari işlerde birlikte borç altına girilmesi ve ticari bir borca kefil olunmasının iki ayrı sonucu bulunmaktadır. Bunlardan ilki kanun veya sözleşmede aksi öngörülmemişse birlikte borç altına giren kişilerin müteselsil borçlu, borçlu açısından ticari iş niteliğindeki bir borca kefil olan kişilerin ise müteselsil kefil olarak kabul edilmesidir. Söz konusu sonuç, teselsül karinesi olarak adlandırılmaktadır. Diğer sonuç ise borçlu açısından ticari iş niteliği taşıyan bir borca kefil olunması halinde borçlunun taahhüdünü yerine getirmediği veya ödemeyi yapmadığı hususu ihbar edilmeden kefillere temerrüt faizi yürütülememesidir.
Birlikte borçlulukta işin sadece alacaklı açısından ticari iş niteliği taşıdığı durumlarda teselsül karinesinin uygulanıp uygulanmayacağı konusunda farklı görüşler ileri sürülmektedir. Aynı şekilde birlikte borçlulukta borçluların aynı anda ve aynı işlemle borç altına girmelerinin gerekli olup olmadığı hususu da tartışmalıdır. Teselsül karinesinin kefiller açısından uygulanması konusunda da farklı görüşler bulunmaktadır. Bu konuda özellikle kefalet sözleşmesinde müteselsil sorumlu olma konusundaki iradenin kefilin kendi el yazısıyla yazılmasına ilişkin TBK m. 583/1’deki düzenlemenin TTK m. 7/2’de düzenlenen teselsül karinesinin kefiller açısından uygulanması konusunda da aranıp aranmayacağı hususunda doktrinde farklı görüşler ileri sürülmüştür.
Aynı şekilde TTK m. 7/1’de düzenlenen kefillere temerrüt faizi yürütülmesi için ihbar şartı arayan düzenlemeye genel hükümlerde yer verilmemesi söz konusu düzenlemenin ticari iş niteliği taşımayan borçlarda uygulanıp uygulanmayacağı hususunda farklı görüşlerin ileri sürülmesine sebep olmuştur.
Bu çalışmada öncelikle birlikte borçluluk halinde teselsül karinesinin uygulanması konusunda açıklamalara yer verilecektir. Akabinde ise ticari bir borca kefil olunması halinde teselsül karinesinin uygulanması ve kefillere temerrüt faizi yürütülebilmesi için ödemenin veya taahhüdün yerine getirilmediği hususunda yapılacak ihbar konusunda değerlendirmeler yapılacaktır.
The first consequence regulated under Article 7 of the Turkish Commercial Code (TCC) titled “Presumption of Solidarity” is that, unless otherwise stipulated by law or contract, the persons who incur debt together are considered as joint debtors, and the persons who guarantor for a debt that is a commercial affair for the debtor are considered as joint guarantors. The second consequence is that in the case of a guarantor for a debt that is a commercial affair for the debtor, default interest cannot be charged to the guarantors without notice of the debtor’s failure to fulfill its commitment or to make the payment. Different opinions have been put forward as to whether the presumption of solidarity should be applied in cases where the work in joint indebtedness has the characteristics of a commercial affair only for the creditor. Likewise, it is also controversial whether it is necessary for the debtors to incur debts at the same time and with the same transaction in joint indebtedness. Also different opinions have been put forward in the doctrine, especially on whether the requirement under Art. 583/1 of the Turkish Code of Obligation (TCO) that the guarantor’s intention to be jointly liable in the contract of surety must be written in the guarantor’s own handwriting should also be sought for the surety in commercial affairs regulated under Art. 7/2 of the TCC. Likewise, the fact that the regulation under Art. 7/1 of the TCC, which requires a notice condition for the execution of default interest to the guarantors, is not included in the general provisions has led to different opinions on whether the said regulation should be applied to debts that do not have the characteristics of commercial affair.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Law in Context |
Journal Section | Araştırma Makaleleri (Research Articles) |
Authors | |
Early Pub Date | June 15, 2023 |
Publication Date | June 30, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 6 Issue: 1 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.