Osmanlı Devleti 17. yüzyılın ikinci yarısından sonra yaşadığı II. Viyana hezimetinin ardından, Yeniçeri Ocağı’nın tutum ve davranışı gibi sebeplerle iç kırılma yaşamaya başlamıştır. Bu kırılmalardan bağımsız olarak Avrupa’da da, Fransız İhtilali’nin getirmiş olduğu değişimler mevcuttur. Osmanlı Devleti de bu değişim ve gelişmelerden etkilenmiştir ve bunun sonucunda Avrupa’yı yakından takip etmeye, anlamaya ve hatta ilerleyen süreçlerde, Avrupa’yı örnek almaya başlamışlardır. Avrupa Devletleri, bu süreçte, Osmanlı Devleti üzerinde uygulamak istediği hususları yürürlüğe koymuştur. 19. yüzyılda Osmanlı Devleti’nin, merkezileşmeye çalıştığı bir dönemde, milliyetçilik düşüncesiyle çıkan isyanlar ve Mısır valisi Mehmet Ali Paşa sorununda vuku bulmuştur. Neticede Osmanlı iç işlerine müdahil olan Avrupalı devletleri ile girişilen ilişkiler sonucunda Kütahya Antlaşması(14 Mayıs 1833), Hünkâr İskelesi Antlaşması(8 Temmuz 1833), Balta Limanı Antlaşması(16 Ağustos 1838), Londra Konferansı(15 Temmuz 1840) gibi önemli antlaşmalar sonucunda Osmanlı-Mısır iç sorunu, bir dış sorun olarak halledilmiştir. Bu antlaşmalar sonucunda ise, Mısır eyaletinde, babadan oğula geçmeye başlayan bir saltanat süreci başlamıştır. Mısır eyaleti imtiyazlı bir eyalet olarak uzun bir süre varlığını devam ettirmiştir
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 28, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 4 Issue: 1 |