Social changes are of necessity due to nature of human life, and essentially useful. Just as we are in need of getting prepared for an event of earthquake, so we have to get prepared in detail and in lasting manner for the possible negative results of social changes which are basically under our control. In this context, it can be claimed that fundamental solution lies in determining a basic instinct in the form of parole-like discourse which can be taught and learned for the aim of orienting us toward common social behaviour, and in mental absorption of this instinct through education. This paper claims that this discourse, which has an ethical and religious content, can be expressed thus: ‘I must act basically in order to make the life of humanity more trustable and in welfare’.
Toplumsal değişimler beşerî hayatın tabiatı icabı zorunlu ve esasen faydalıdırlar. Ancak, bir deprem hadisesine karşı nasıl hazırlıklı bulunmak gerekiyorsa, temelde kendi kontrolümüzde olan toplumsal değişimlerin muhtemel olumsuz sonuçlarına karşı da detaylı ve kalıcı tedbirler almamız kaçınılmazdır. Bu hususta en köklü çözümün, bizi ortak/toplumsal davranışa itmeye yönelik olarak öğrenilebilir/öğretilebilir bir temel güdünün parolamsı söylem biçiminde belirlenmesi ve eğitim aracılığıyla zihniyetleşmesini sağlamakta yattığı söylenebilir. Makaleye göre ahlakî-dinî bir muhtevaya da sahip olması gereken bu söylem, ‘ben tüm davranışlarımı en temelde, insanlığın hayatını daha rahat ve güvenilir kılmak arzusuyla gerçekleştirmeliyim’ biçiminde ifade edilebilir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | February 1, 2010 |
Submission Date | November 2, 2014 |
Published in Issue | Year 2010 Volume: 28 Issue: 28 |