Suriye’de son dokuz yıldır süren çatışmalı ortam nedeniyle milyonlarca insan yerlerini yurtlarını bırakıp komşu ve komşu olmayan daha uzak ülkelere kaçmak ya da sığınmak zorunda kaldı. Dünya’da sığınılan ülkelerin başında gelen Türkiye’de yoğun sığınmacı nüfusunun bulunduğu şehirlerin kendine özgü yerel şartlarından kaynaklı olarak sığınmacıların karşılaşabildikleri sıkıntılar da farklılaşabilmektedir. Şüphesiz, savaştan kaçış ya da göç sürecinde ve göç sonrası sığınılan yerde erkeklere göre kadınların çok daha büyük problemlerle karşılaştıkları ifade edilebilir. Çalışmada Suriyeli kadınların gündelik hayattaki etkileşimler sırasında sadece kadın olmalarından kaynaklı ötekileştirici, ayrımcı söylem ve davranışlara maruz kalıp kalmadıkları yerel halkın söylemlerinden hareketle incelenmesi hedeflenmiştir. Bu kapsamda, Suriyeli sığınmacılarla yerel halkın gündelik karşılaşmalarının ve etkileşimlerinin yüksek olduğu sınır bölgesi yerleşim yerlerinden biri olan Mardin ili araştırma sahası olarak seçilmiştir. Araştırmada nitel yöntem bağlamında derinlemesine görüşme tekniği kullanılmıştır. Bu yönde, Mardin’in kent merkezi ve Kızıltepe ilçesinde yaşayan yerli halktan 36 katılımcı ile derinlemesine görüşmeler yapılmıştır. Bulgulara göre, Suriyeli kadın sığınmacılar sadece cinsiyete dayalı kimlikleri üzerinden dahi çoğunlukla dedikodu ve söylentiler aracılığıyla oluşan birtakım önyargı ve damgalamalar nedeniyle ayrımcılığa ve dışlanmaya maruz kalabilmektedir. Esasında, Suriyeli kadınlarla ilgili toplumda yaygınlaşan damgalamalar, negatif imgeler ya da ötekileştirmeye referansla kurgulanan kimlikler, onların sonuçları itibariyle zaman zaman ayrımcılık ve sosyal dışlamadan daha sert olabilecek bir başka dışlama biçimi olarak ahlaki dışlamaya maruz kalmalarına yol açabilmektedir.
Bu çalışma danışmanlığını yaptığım ve Aydın Adnan Menderes Üniversitesi BAP Koordinatörlüğü tarafından desteklenen Fatıma Doğan’ın Yüksek Lisans Tez Projesinden [Yabancı İle Bir Arada Yaşama ve Ötekileştirme: Mardin Halkının Bakışından Suriyeli Sığınmacılar; FEF-17038] türetilmiştir.
FEF-17038
Due to the ongoing conflicts in Syria over the last nine years, millions of people have left their homes and took refuge in neighboring and non-neighboring countries. Turkey ranks first among the countries hosting Syrian asylum seekers. Depending on the specific social conditions of the cities where asylum seekers live intensively, the difficulties that asylum seekers may face differ. Undoubtedly, it can be stated that women face much greater problems than men during the escape from war or the migration process and in the country of asylum. In the study, it was aimed to examine Syrian women whether they were exposed to othering, discriminatory discourses and behaviors due to being women only during the interactions in daily life, based on the discourses of the local people. In this context, Mardin province, which is one of the settlements in the border region where the daily encounters and interactions between Syrian asylum seekers and local people is high, was selected as the research area. In the research, in-depth interview technique was used in the context of qualitative method. In this direction, in-depth interviews were conducted with 36 local people living in Mardin’s city centre and Kızıltepe district. According to the findings, Syrian female asylum seekers may be exposed to discrimination and exclusion due to some gender-based prejudices and stigmatization, mostly through gossip and rumors. In fact, some prejudices, negative images and stigmas, which have become widespread in society, lead Syrian women to be subjected to moral exclusion as another form of exclusion, which may at times be harsher than discrimination and social exclusion
FEF-17038
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Sociology |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Project Number | FEF-17038 |
Publication Date | May 31, 2020 |
Acceptance Date | April 18, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 15 Issue: 25 |