Hıristiyanlığın “tevhit”
anlayışı, Tanrı’yı “Baba”, “Oğul” ve “Kutsal Ruh” şeklinde üç ayrı hypostasisten ibaret gören “teslisçi”
açılıma dayanmaktadır. Teslis hipotezi muhtemelen II. yüzyılla birlikte ortaya
çıkmış ve bazı Hıristiyan ilahiyatçıların tepkilerine karşın büyük oranda IV.
yüzyılda Hıristiyanlığın “ana akım” inancı haline gelmiştir. Bu bağlamda, “Oğul”
tabir ettiği Mesih’i ve ayrıca Kutsal Ruh’u tanrılaştıran teslis düşüncesine
karşı II. yüzyıl sonlarından itibaren ve yine Hıristiyanlık bünyesinde ortaya
çıkan “gentiles” karakterli “monoteist” bazı reaksiyonlar, modern
araştırmacılar tarafından “Monarşiyanizm” diye tanımlanmaktadır. Nitekim “Mesih”
diye anılan İsa’yı Tanrı’nın tezahürü olarak görenler “Modalist (Şekilci)
Monarşiyanistler”, İsa’yı beşer addedenler ise “Dinamik (Adaptiyonist)
Monarşiyanistler” biçiminde iki kategoride tasnif edilmişlerdir. Dinamik
Monarşiyanistler “teslis” hipotezinin yalnızca “Baba” diye anılan şahsiyetinin
“yüce” ve “eşsiz” Tanrı olduğuna inanmışlar, İsa ile Kutsal Ruh’u ise tanrısal
bir mertebeye çıkarıp Tanrı’yla eşitlemekten sakınmışlardır. Bu kristoloji,
İsa’ya “tanrı” olarak tapılmasını da kesin şekilde yasaklamıştır. Ancak bu
akıma mensup ilahiyatçılar muhtelif tarihlerde toplanan çeşitli konsiller
tarafından aforoz edilmişlerdir. Dinamik Monarşiyanizme has monoteist ilkelerin
yine İsa’nın teslis dışı takipçilerinden Ebionitler ile bazı açılardan paralellik
taşıdığı da anlaşılmaktadır.
Dinler Tarihi Hıristiyanlık Kristoloji Dinamik Monarşiyanizm Byzantionlu Theodotos Samosatalı Paulos Sirmiumlu Photeinos Ebionitler
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | April 13, 2018 |
Acceptance Date | September 25, 2017 |
Published in Issue | Year 2018 Issue: 31 |