Medusa, Arkaik Dönem’den itibaren karşımıza çıkan ve popülerliğini yüzyıllar boyunca koruyan mitolojik bir kadın figürüdür. Tanrıça Athena’nın düşmanlığını kazanan ve ölümlü olduğu için kahraman Perseus tarafından başı kesilerek cezalandırılan Medusa, onunla göz göze gelen kişileri taşa çevirme gücüne sahiptir. Ölümünden sonra da bu gücü devam ettiği için Perseus tarafından bir torba içerisinde saklanan ve tanrıça Athena’ya teslim edilen baş, Athena tarafından aegisi ve kalkanının üzerine yerleştirilmiştir. Böylece, Medusa başı, kötü niyetli kişileri korkutan, taşa çevirerek cezalandıran ve onu kullanan kişiye zaferi, başarıyı ihsan eden sembolik bir figür haline gelmiştir. Bu sembolik anlamdan hareketle Roma İmparatorluk Dönemi’nde, İmparatorların zırhları üzerinde ve mezar mimarisinde yoğun bir şekilde karşımıza çıkan bezemenin, Anadolu’da inşa edilen dini ve kamusal yapılarda da sevilerek kullanıldığı görülmektedir. Bu nedenle, çalışmamızda Medusa bezemesinin Anadolu’da Roma İmparatorluk Dönemi’nde inşa edilen yapılardaki kullanımı detaylı bir şekilde ele alınmış, bezemenin uygulandığı yapı ve mimari elemanlar bir araya getirilerek hangi dönemlerde yoğunluk kazandığı belirlenmiştir. Bezemenin kullanıldığı mimari yapı elemanları, kaide, başlık, arşitrav-friz, tavan-kemer kaseti, konsol, konsollu geison-sima, kemer ve alınlık şeklinde gruplanmış, bunlar içerisinde arşitrav-friz, tavan kaseti ve alınlıklarda daha çok tercih edildiği görülmüştür. Bezemenin yoğun olduğu yapılar ise başta tapınak olmak üzere nymphaeum ve tiyatrolardır. Ancak propylon, anıt, kütüphane, hamam, bazilika, stadyum, gymnasium, agora gibi çeşitli kamu yapılarında da sevilerek kullanılmıştır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 29, 2020 |
Acceptance Date | May 18, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Issue: 40 |