Rice has been a fundamental source of sustenance for people throughout history and remains so today. Ottoman Empire placed special importance on ensuring the public's access to rice, encouraging its production. As the rice plant, from which rice is harvested, grows in water, it has been constantly associated with malaria and is considered a health risk. The Ottoman Empire not only took care to ensure a steady supply of rice but also tried to take necessary precautions for public health. This study primarily focuses on the 19th and early 20th centuries, shedding light on the Ottoman Empire's attempts to strike a balance between ensuring societal sustenance and safeguarding public health. In conclusion, this study unveiled that the cause of malaria was misconceived until the last quarter of the 19th century. Furthermore, despite periodic bans on rice cultivation, its production continued to be prioritized, and legal regulations were established in this domain over time, with the bans remaining in place even after the cause of the disease was elucidated.
Pirinç, günümüzde olduğu gibi tarihte de insanların temel besin maddelerindendir. Bu sebeple Osmanlı Devleti toplumun pirince ulaşabilmesine özel önem atfederek üretimini teşvik etmiştir. Pirincin elde edildiği çeltik bitkisi su içinde yetiştiğinden devamlı olarak sıtma hastalığıyla birlikte anılmış ve toplum sağlığı açısından riskli olarak değerlendirilmiştir. Osmanlı Devleti bir taraftan pirinç tedarikini sağlamaya özen gösterirken bir taftan da halk sağlığı adına gerekli tedbirleri almaya çalışmıştır. Bu çalışma genel olarak XIX. yüzyıl ile XX. yüzyıl başlarını kapsamakta olup Osmanlı Devleti’nin toplumun iaşe ve sağlığı arasında oluşturmaya çalıştığı denge siyasetini ortaya koymayı hedeflemektedir. Çalışmanın sonunda, sıtma hastalığının sebebinin XIX. yüzyılın son çeyreğine kadar yanlış bilindiği, çeltik ziraatı zaman zaman yasaklansa da üretimin devamının da ön planda tutulduğu, süreç içerisinde bu alanda hukuki düzenlemeler yapıldığı, hastalığın sebebinin ortaya çıkarılmasından sonra da yasaklamalardan vazgeçilmediği ortaya konulmuştur.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Late Modern Ottoman History |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Early Pub Date | July 22, 2024 |
Publication Date | July 22, 2024 |
Submission Date | February 1, 2024 |
Acceptance Date | May 30, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Issue: 63 |