Adli bilimlerde, laboratuvar ve olay yeri inceleme uygulamalarında, bulunan lekelerin analizleri büyük önem taşımaktadır. Suça ve olaya karışan değişkenlerin belirlenerek etkin bir soruşturma yürütülebilmesi için numunelerin hızlı, küçük miktarlarda ve hatta karışım halinde analiz edilmesi gerekmektedir. Bu nedenle delil niteliğindeki materyallerin tahribatsız, hızlı ve uygun maliyetli tekniklerle analiz edilmesi büyük önem taşımaktadır. Spektroskopik yöntemler, son yıllarda ışık dedektörlerindeki önemli gelişmelerle birlikte önemli ölçüde ilerlemiş ve adli tıp prosedürleri arasında yerini almıştır. Bu çalışma, saf idrar lekelerini karışım durumunda saptamak için Raman ve Yüzey İyileştirilmiş Raman Spektroskopisi’ne (SERS) odaklanmıştır. İdrarın matriks bileşenlerinin neden olduğu floresans etkisini azaltmak için dilüsyon yapılmış ve dört farklı konsantrasyon için Raman analizleri yapılmıştır. Konsantrasyon azaldıkça gürültü oranının azaldığı ve piklerin daha belirgin hale geldiği gözlenmiştir. Saf idrar, seyreltilmiş idrar (1:2, 1:4 ve 1:8), elma suyu, karışım (elma suyu ve farklı konsantrasyonlarda idrar) ve altın nanoçubuk/gümüş nanopartikül katkılı karışımları içeren simüle edilmiş bir olay yeri, karmaşık bir suç mahallinden idrarın saptanabilirliğini kontrol etmek için yaratılmıştır. Raman spektrumundaki düşük tepe yoğunluğuna rağmen, idrarın varlığı tespit edilebilmiştir. Simüle edilen olay mahallinden elde edilen lekelerin SERS spektrumları önce altın nanoçubuklar ardından gümüş nanoparçacıklar ilave edilerek incelenmiştir. Güçlü plazmonik özellikleriyle bilinen gümüş nanoparçacıkların, altın nanoçubuklara kıyasla daha fazla sinyal zenginleştirmesi sağladığı bulunmuştur.
Nanoparçacıklar Yüzeyde Zenginleştirilmiş Raman Spektroskopisi Adli Bilimler Biyonanoteknoloji Biyolojik sıvıların tanımlanması
Hacettepe Üniversitesi
19679
Tez danışmanım Prof. Dr. Necdet Sağlam'a ve çalışmalarımda desteklerini esirgemeyen sayın hocalarım Prof. Dr. Uğur Tamer ve Prof. Dr. Ramazan Akçan'a çok teşekkür ederim.
In forensic science laboratories and crime scene investigation applications, analyses of discovered stains are crucial. In order to carry out an effective investigation by determining the variables related to the crime and those involved in the event, it is necessary to analyze the samples quickly, in small quantities, and even in the form of mixtures. Therefore, it is of high importance to analyze evidential materials with non-destructive, fast, cost-effective techniques. Spectroscopic methods have advanced significantly in recent years with important developments in light detectors and take place among forensic procedures. This study focused on Raman and Surface Enhanced Raman Spectroscopy (SERS) for detecting pure urine mixed stains. In order to reduce the fluorescence effect caused by the matrix components of the urine, dilution was made and Raman analyses were performed for four different concentrations. It was observed that as the concentration decreased, the noise ratio decreased and the peaks became more pronounced. A simulated crime scene containing stains of pure urine, diluted urine (1:2, 1:4, and 1:8), apple juice, mixture (apple juice and different concentrations of urine), and gold nanorod/silver nanoparticle doped mixtures were created to check the detectability of urine from a complex crime scene. Despite the low peak intensity in the Raman spectrum, the presence of urine was still detectable. The SERS spectrums of the stains obtained from the simulated crime scene were examined first with the addition of gold nanorods and subsequently with the addition of silver nanoparticles. Silver nanoparticles, known for their strong plasmonic properties, were found to provide greater signal enhancement compared to gold nanorods.
Nanoparticles Surface Enhanced Raman Spectroscopy Forensic Sciences Bionanotechnology Identification of biological fluids
19679
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Engineering |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Project Number | 19679 |
Early Pub Date | June 14, 2023 |
Publication Date | September 25, 2024 |
Submission Date | December 8, 2022 |
Published in Issue | Year 2024 |
Bu eser Creative Commons Atıf-AynıLisanslaPaylaş 4.0 Uluslararası ile lisanslanmıştır.