2020 yılının ilk günlerinde Doğu Anadolu Fay Sistemi (DAFS) üzerinde, Elazığ yakınlarında meydana gelen deprem 41 kişinin vefat etmesine binlerce kişinin ise evsiz kalmasına neden olmuştur. Elazığ kent merkezindeki binalardan yaklaşık %13’ünün hasarlı (yıkık, acil yıkılacak, ağır hasarlı ve orta hasarlı binalar dâhildir) olduğu tespit edilmiştir. Depremden direkt olarak etkilenen kişi sayısı ise 47.800’dür. Yani toplam nüfusun yaklaşık %13’ünün depremden olumsuz etkilendiğini söylememiz mümkündür. Depremin meydana geldiği merkeze yakın olması ve en yoğun yerleşim yerine ev sahipliği etmesi sebebiyle Elazığ şehir merkezi çalışma alanı olarak tercih edilmiştir. Depremde özellikle konutlarda meydana gelen zararın büyüklüğünü göstermek ve bu zararın şehir üzerindeki dağılımını belirlemek çalışmanın ilk amacını oluşturmaktadır. Ayrıca depremde hasar gören konutların dağılımındaki sebeplerin araştırılması çalışmanın bir diğer önemli amacıdır. Konutların hasar durumları göz önüne alınarak Mercalli ölçeğine göre şehrin hangi bölgesinin, depremi hangi şiddette hissettiğini belirlemek de amaçlar arasındadır. Depremden en çok zarar gören mahallelerin, eski yapı stoklarının yoğun olması ve jeolojik olarak alüvyal saha üzerinde kurulmuş olmaları ortak özelliklerini oluşturmaktadır. Çalışma sonucunda kentsel dönüşümün, deprem bölgesi olan ülkemiz için aslında ne kadar önemli olduğunu bir kez daha vurgulanmıştır. Ülke genelinde kentsel dönüşümle eski yapı stokları ortadan kaldırılması elzem bir ihtiyaçtır. Yeni inşa edilen konutların ise deprem yönetmeliğine göre inşa edilmesi ve yoğun bir şekilde denetlenmesi gerekmektedir.
The earthquake that occurred on the Eastern Anatolia Fault System (DAFS) near Elazig in the first days of 2020 caused 41 people to die and thousands of people to become homeless. It has been determined that approximately 13% of the buildings in Elazig city center are damaged (including collapsed, emergency demolition, heavily damaged and moderately damaged buildings). The number of people directly affected by the earthquake is 47,800. In other words, it is possible to say that approximately 13% of the total population was negatively affected by the earthquake. Elazig city center was preferred as the study area because it is close to the center where the earthquake occurred and it hosts the most intense settlement. The first aim of the study is to show the magnitude of the damage, especially in the houses, and to determine the distribution of this damage over the city. In addition, another important aim of the study is to investigate the reasons in the distribution of houses damaged by the earthquake. It is also among the aims to determine which part of the city and at what intensity the earthquake is felt according to the Mercalli scale, considering the damage conditions of the houses. The common characteristics of the neighborhoods that suffered the most from the earthquake are that they have dense old building stocks and that they are geologically located on alluvial areas. As a result of the study, it was once again emphasized how important urban transformation is for our country, which is an earthquake zone. It is an essential need to eliminate old building stocks with urban transformation throughout the country. Newly built houses, on the other hand, need to be built in accordance with the earthquake regulations and intensely controlled.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Human Geography |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2020 |
Acceptance Date | November 29, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 |