Even if urbanization offers various opportunities to people living in todays world. It also comes with some side effects such as worsening climate conditions by creating thermal pollution due to certain urban activities, sectoral urban designs and consequent patterns in cities. In local sense, the old climatic conditions beforete the change because of urbanization in rural areas can be called natural when they are compared with new conditions deteriorated by widespread urbanization. Thus, thermal pollution changes city’s local climate over time and negatively affects city’s resilience.
Here in this research, it is determined themperature related local climate variation caused by specific city activities in the city of Izmir by analysing time series thermal data distribution over the entire city over a certain period of time and for this analyse even a novel approach is introduced and suggested which is a Simulated Single Image (SSI) method based on Simulated Single Data (SSD) statistical analyze. The method uses not only trend or average values of time series data as being as usual but it uses both and also standart deviation of the data to support a single output from the time series data analyse. Thus, outputs were obtained as single images from the the LANDSAT time series data to represent where generally Urban Hot Spots (UHS) appear and Urban Heat Islands (UHI) develop in the city. Stereo representation of the study region is also used to visually examine the topographical effect on UHI distribution in the city.
Izmir which is the third mostly populated city of Turkey located on the Izmir Gulf of Egean Sea is chosen as study area and the study clearly demonstrated that industrial regions and roads with large surfaces, bare lands with sparse bushes, empty or sparse grassy urban lands and more significantly the urban land parts faced to certain directions are the main urban land cover and structure types contributing UHSs to appear and UHI developments in the city.
Kentleşme, insanlara daha iyi ve daha konforlu bir yaşam sürmeleri için çeşitli fırsatlar sunarken, kötüleşen iklim koşulları gibi bazı yan etkileri de beraberinde getirir. Yerel anlamda, kentleşmenin dönüştürdüğü kırsal alanlardaki eski iklim koşulları, yaygın kentleşmenin bozduğu yeni iklim koşullarıyla karşılaştırıldığında doğal olarak adlandırılabilir. Kentleşmenin yan etkilerinden biri de belirli kentsel faaliyetler ile farklı kentsel bölge tasarımlarına bağlı olarak ortaya çıkan özel arazi örtülerden kaynaklanan termal kirliliktir. Termal kirlilik zamanla şehrin doğal iklimini değiştirir ve şehrin konfor durumunu negatif olarak etkiler. Farklı zamanlarda elde edilmiş tüm bir şehri kapsayan termal veri dağılımlarının zaman serileri şeklindeki analizlerini içeren bazı çalışmalar olup bu alanda ciddi katkılar sağlamaktadırlar.
Bu çalışmada, zaman serilerine bağlı analizleri içeren çalışmalar için istatistiki bir yaklaşım olarak önerilen simile edilmiş tek veri seti (STV) metodundan üretilen simile edilmiş tek görüntü (STG) yöntemi önerilmekte ve tanıtılmaktadır. Bu nedenle STG yöntemi; şehirlerde beliren Kentsel Sıcak Noktaların (KSN) ve Kentsel Isı Adalarının (KIA) gelişimini ortaya çıkarmak için uzaktan algılama LANDSAT uydu görüntü bantlarına özellikle de termal bantlara uygulanmıştır. Şehirlerdeki KIA'larının dağılımı üzerindeki topografyanın etkisini ortaya koymak için de bölgenin stereo görüntüleri kullanılmıştır. Bu analizler, zaman serisi verilerinin birbirini sürekli doğrulamış sonuçlarından istatistiki olarak simile edilmiş tek bir görüntü şeklindeki bir çıktısıdır.
Bu çalışma, kentlerde KSN'lerin ortaya çıkası ve KIA'ların gelişmesinde; endüstriyel bölgelerin, geniş alan kaplayan yolların, seyrek çalılıklı çıplak alanların, boş veya seyrek çimenlik dağılımlarının olduğu kent alanlarının ve özelliklede yüzeyi belli yönlere dönük olan olan alanların etkin kent örtüleri ve yapıları olduğunu ortaya koymuştur. Bu sonuçlar zaman serisi görüntülerden üretilmiş STG görüntülerinde pek çok kez doğrulanmış olarak belirdiklerinden bu faktörlerin şehrin önceleri doğal olan iklim alanlarını yutarak bu alanlarda yerel iklim değişikliklerinin oluşmasında etkin olduklarını ifade etmektedir. Şehrin bu bölgeleri yerel otoriteler tarafından dikkate alınması ve iyileştirilerek eski doğal iklim ve çevre şartlarına döndürülmeleri gereken, fakat kronik termal iklim şartlarına maruz kalan en riskli bölgelerdir. Çalışmanın sonuç bölümünde ayrıca, şehrin bu bölgelerinde etkin olan faktörlerin etkisini azaltmaya yönelik doğa temelli bazı çözüm ve önerilere de yer verilmektedir.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Geological Sciences and Engineering (Other) |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2023 |
Acceptance Date | April 20, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 7 Issue: 1 |