Sosyoekonomik değişkenlerin mekansal kümelenmesi ve sosyo-mekansal ayrışma, sosyoekonomik statüleri birbirinden farklı olan nüfus gruplarının yer seçimlerindeki farklılaşmanın bir sonucudur. Mekânsal ayrışmanın tipik olarak, kentin belirli bölgelerinde çoğunlukla vasıfsız göçmenlerden oluşan düşük gelirli grupların yerleştiği alanlar ile sosyoekonomik düzeyi yüksek grupların toplumun geri kalanından izole edilmiş bölgeler olarak ortaya çıkar. Bu çalışma, kitlesel göçe maruz kalmış bir sanyi kentinin konut alanları üzerinde yürütülmüştür. Çalışmanın amacı, benzer sosyoekonomik özelliklere sahip mahallerde mekansal kümelenme olup olmadığını, sunulan tesis ve hizmetlerde bir kümelenme olup olmadığını değerlendirmek, var ise bu mekansal ayrışmanın deecesini ölçmektir. Ayrıca, sosyoekonomik değişkenler ve sunulan hizmetler arasındaki ilişki de incelenerek sosyoekonomik düzeyi düşük ve hizmetleri yetersiz olan yoksul mahallelerin belirlenmesi sağlanmıştır. Ampirik bulgular, Türkiye'nin birçok metropolünde olduğu gibi bir örüntü sergileyen bir sosyo-mekansal ayrışmanın olduğunu göstermektedir. Mikro düzeyi temsil eden sosyoekonomik göstergeler kentsel mekân genelinde bir kümelenme gösterirken, makro düzeyi temsil eden mahallelerdeki hizmetlerin dağılımı kayda değer düzeyde bir kümelenme göstermemektedir. Ancak, sosyoekonomik düzeyi düşük mahallelerde sunulan hizmetlerin de miktarı ve çeşitliliğinin düşük olduğu tespit edilmiştir. Duruma ilişkin mikro ve makro düzeydeki göstergelerin ilişkisi, özellikle düşük sosyoekonomik statüye sahip mahalleler için bu ayrışmanın derinleşmesine katkıda bulunmuş gibi görünmektedir.
Spatial clustering of socioeconomic variables and socio-spatial segregation is a result of the differentiation in choices of the living environment of population groups that differ from each other in their socioeconomic status. Typical examples of spatial segregation are the residential areas of the low-income groups, commonly composed of unqualified immigrants, in certain areas of the city, and higher socioeconomic status communities occupying places isolated from the rest of the society. The present study, conducted on the residential areas of an industrialized city that was subject to mass immigration. Aim of the study is to evaluate if there is a spatial clustering of the districts with similar socioeconomic characteristics and if there is a clustering of facilities, services, and housing to understand and quantify the degree of segregation. The interrelationships among the socioeconomic variables and the services provided were also evaluated to determine the deprived districts of low socioeconomic status and insufficient services. Empirical findings suggest that as in most of the metropolises of Turkey, there is a socio-spatial segregation that exhibits a pattern. The socioeconomic indicators that represent a micro level show a clustering across the urban space whereas the distribution of services per district that represent a macro level doesn’t show a substantial clustering. However, the low socioeconomic status districts are found to be characterized by low amount and diversity of services provided. This relationship of micro and macro level indicators for the case might have well contributed to the deepening of segregation, particularly for low socioeconomic status districts.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | City and Regional Planning, Urban and Regional Planning (Other) |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2023 |
Acceptance Date | December 4, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Volume: 7 Issue: 2 |