This article examines how conservative religious groups in modern Turkish history have perceived the doctrine of mahdism. The study begins in the 1950s—a pivotal era marking Turkey’s shift from single‑party rule to a more liberal multiparty system—and spans the subsequent fifty years. Until the 1950s, the Republic’s strict secularism had severely curtailed religious organizations, limiting their visibility and preventing their ideas from reaching broader audiences. With the partial liberalization introduced by successive governments after the 1950s, however, these groups regained public prominence. In this changing environment, print media—particularly journals—emerged as the primary vehicle for conservative Islamists to disseminate their views. These periodicals not only offered regular, systematic publication schedules but also hosted vibrant intellectual exchange through scholarly articles, reader correspondence, and interviews, effectively reflecting the cultural climate of Islamist circles. The decades following World War II saw significant political and social developments in Turkey, alongside vigorous debates about the Mahdī. A survey of Islamist journals published between 1950 and 2000 reveals a remarkable proliferation of Mahdī claimants and a dynamic field of discourse that underscores how central messianic expectations were to mid‑century Republican Turkey. Central to these debates was the centennial/millennial beliefs. The writings in Islamist journals point to Said Nursi as the contemporary religious authority at the centre of the Mahdist debates of the period. Virtually almost every contributor to these journals, whether supportive or critical, felt compelled to address his ideas. İzmirli İsmail Hakkı likewise exerted considerable influence, his writings on messianic themes helping to shape the intellectual contours of conservative discourse. Within this rich corpus, three principal orientations toward the Mahdī phenomenon emerge. First are the “Mahdīsts,” who openly champion the coming of the Mahdī and articulate robust messianic expectations. Second is a critical faction that rejects Mahdī anticipation and seeks to redirect Muslims’ attention away from eschatological waiting toward confronting the pressing issues of their age. Third is a cautious cohort that neither fully embraces nor outright rejects the belief, instead focusing on its social and ethical ramifications and employing a deliberately measured tone. All three groups ground their arguments in relevant hadith literature.
History of Turkish Culture Religious Groups in Modern Türkiye Mahdism Said Nursi Islamist Journals.
Bu makale, modern Türkiye tarihinde muhafazakâr dini gruplar arasındaki mehdilik inancı ile ilgili algıları incelemektedir. Çalışmanın başlangıç noktası olarak 1950’li yıllar seçilmiştir, zira bu dönem, tek parti rejiminden daha liberal bir yönetim sistemine geçişi simgelemekte ve Türkiye’nin siyasi yapısında önemli bir değişim noktasını ifade etmektedir. Cumhuriyetin kuruluşundan 1950’lere kadar Türkiye’de benimsenen katı laiklik anlayışı, dini grupların faaliyetlerini büyük ölçüde sınırlamış ve onların kamusal alandaki görünürlüğünü azaltarak fikirlerinin geniş kitlelere ulaşmasını engellemiştir. Ancak 1950’lerden itibaren siyasal iktidarların daha liberal bir yaklaşım benimsemesiyle birlikte dini gruplar kamusal alanda daha fazla yer edinmeye başlamıştır. Bu değişim sürecinde, muhafazakâr grupların düşüncelerini yaymak için en çok tercih ettikleri araçlardan birisi de medya organları, özellikle de dergiler olmuştur. Dergiler hem etkili tartışma platformları sunmaları hem de düzenli ve sistematik biçimde yayın yapabilmeleriyle dönemin İslamcı çevrelerinde teneffüs edilen kültürel iklimi etkili bir şekilde yansıtabilmiştir. Zira söz konusu dergiler makale formatında akademik üslupla kaleme alınmış yazılarının yanında okuyucu mektupları ve röportajlar yoluyla geniş bir yelpazede içerik sunabilmişlerdir. Modern Türkiye tarihi açısından ikinci dünya savaşının hemen sonrasına tekabül eden 1950’li yılları izleyen seneler pek çok önemli hadise yanında mehdilik merkezli tartışmalarla da dikkat çekmektedir. Bu anlamda 1950-2000 yılları arasında muhafazakârlarca çıkarılan dergiler incelendiğinde pek çok mehdi figürü ve onlar etrafında teşekkül eden dinamik bir tartışma alanı Cumhuriyet Türkiye’sinin de mehdilik konusu ele alınırken dışarıda tutulamayacağını göstermektedir. İslamcı dergiler incelendiğinde ele alınan dönemin mehdilik tartışmalarını tetikleyen temel düşüncenin yüzyıl/binyıl inancı olduğu anlaşılmaktadır. İslamcı dergilerde kaleme alınan yazılar dönemin mehdilik tartışmalarının merkezinde yer alan çağdaş dini otoritenin ise Said Nursi olduğuna işaret etmektedir. Öyle ki taraflı tarafsız herkes mehdilik merkezli tartışmalarda onun fikirlerine atıf yapma ihtiyacı hissetmiştir. Bu noktada ismine değinilmesi gereken bir diğer çağdaş ilim adamı da İzmirli İsmail Hakkı’dır. Onun mehdilik çerçevesinde dile getirdiği fikirler de dönemin muhafazakâr kalemlerinin düşünce dünyasının şekillenmesinde önemli rol oynamıştır. Muhafazakâr İslamcı dergilerde mehdilik olgusuna yaklaşımlar üç ana grupta toplanmıştır. Bu konuda ilk olarak öne çıkanlar “mehdiciler” olarak adlandırabileceğimiz gruptur. Bu kesim mehdi inancını açıkça savunmaları ve güçlü mehdilik beklentileri ile öne çıkmaktadır. İkinci grup ise, ilkinin aksine, mehdilik beklentisini reddeden ve bu konuda oluşan literatüre olumsuz bakanlardır. Bu topluluğun temel amacını Müslümanları mehdi beklemekten vazgeçirerek içinde yaşadıkları çağın sorunları ile yüzleşmeye yönlendirmek şeklinde özetlemek mümkündür. Üçüncü grup ise ise konuyu kabul ya da ret temelinde tartışmayan, daha çok mehdilik olgusunun sonuçlarına odaklanan ve bu nedenle temkinli bir dil kullanan kesimdir. Her üç kesim de fikirlerini konu ile ilgili hadisler etrafında temellendirmiştir.
| Primary Language | English |
|---|---|
| Subjects | Religious Studies (Other) |
| Journal Section | Research Articles |
| Authors | |
| Early Pub Date | October 15, 2025 |
| Publication Date | October 20, 2025 |
| Submission Date | May 22, 2025 |
| Acceptance Date | September 6, 2025 |
| Published in Issue | Year 2025 Issue: 29 |