Beden, yalnızca biyolojik ya da fizyolojik bir varlık olmanın ötesinde; toplumsal ilişkiler içerisinde anlam kazanan, kültürel ve ideolojik kodlarla biçimlenen çok katmanlı bir olgudur. Beden ile mahremiyet arasındaki ilişki, bedenin toplumsal normlar ve kültürel temsiller aracılığıyla şekillenen kamusal sunumunun, mahremiyetin sınırlarını ve algı biçimlerini belirlediği dinamik bir etkileşim olarak karşımıza çıkmaktadır. Günümüzde beden mahremiyetine ilişkin çeşitli anlayışlar; modernleşme, sekülerleşme, tüketim kültürü gibi çeşitli toplumsal dönüşümler çerçevesinde yeniden şekillenmekte, bu da konuyu hem medya ve gündelik yaşam pratiklerinde hem de akademik tartışmalarda güncel ve dikkat çekici bir araştırma alanı hâline getirmektedir. Bu çalışma toplumsal değişim süreçleri bağlamında farklı kuşakların giyim kuşam tercihleri üzerinden beden mahremiyeti algılarının ne olduğu ve beden mahremiyetinin kuşaklararası düzlemde nasıl dönüştüğü problemi çerçevesinde; beden mahremiyeti olgusunun farklı kuşaklarda nasıl anlamlandırıldığını ortaya koymayı ve bu dönüşümün ardında yatan sosyo-kültürel motifleri analiz etmeyi amaçlamaktadır. İlgili literatürün genel bir gözlemi beden mahremiyeti ve onun dönüşümünü inceleyen çeşitli alanlardaki (sağlık, hukuk, eğitim, din bilimleri) çalışmaların yanı sıra sosyolojide ve din sosyoloji alanında ilgili konunun çoğunlukla dijitalleşme, sosyal medya, teşhir ve gözetim konuları çerçevesinde incelendiğini ancak beden mahremiyetinin sosyo-tarihsel gerçekliği içinde kuşaklararası bir karşılaştırma ile ele alındığı bütünlüklü çalışmalara rastlanmadığı yönündedir. Bu araştırma ise beden mahremiyetinin kuşaklar arası farklılaşmasını sosyolojik bağlamda derinlemesine inceleyerek, mevcut literatürdeki boşluğu doldurarak beden mahremiyeti olgusunu yalnızca dini referanslarla veya dijital kültürle sınırlamadan, tarihsel, kültürel ve toplumsal bağlamları içinde değerlendirmeyi hedeflemektedir. Bu açıdan araştırmamız, beden mahremiyetine ilişkin mevcut tartışmalara katkı sunmakla birlikte; toplumdaki normların, değerlerin ve bireysel sınırların dönüşümüne bağlı olarak ortaya çıkan kuşak çatışmalarını ve kültürel etkileşimleri anlamaya yönelik bir çerçeve geliştirmesi bakımından öneme sahiptir. Araştırmada nitel durum çalışması yöntemi kullanılmış olup; temel durum beden mahremiyetinin dönüşümü, alt durumlar ise annelerin beden mahremiyeti algısı ve kızların beden mahremiyeti algısı şeklinde yapılandırılmıştır. Araştırmada her iki kuşaktan (anneler ve kızları) kadın katılımcılar ölçüt örnekleme yöntemi ile belirlenmiş olup 28 katılımcı ile standartlaştırılmış açık uçlu görüşme formuna dayalı mülakatlar gerçekleştirilmiş ve elde edilen veriler karşılaştırmalı durum analizine tabi tutulmuştur. Elde edilen sonuçlar beden mahremiyetinin kuşaklar arasında çeşitli açılardan değişim ve süreklilik göstererek bir dönüşüm süreci içinde olduğunu ortaya koymaktadır. Toplumsal değişimle birlikte beden mahremiyeti, geleneksel normlara bağlı kolektif anlayıştan bireysel özerklik, estetik tercih ve mekânsal esnekliğe dayalı yeni yorumlara evrilmiştir. Özellikle genç kuşak (kızlar), annelerinin temsil ettiği örtünme pratiklerini sorgulamakta ve bu pratikleri modern yaşam tarzlarına uyarlayarak yeniden müzakere etmektedir. Bu dönüşüm, beden mahremiyetinin sabit sınırlar yerine toplumsal cinsiyet, mekân, din ve modernlik eksenlerinde sürekli yeniden kurulan, üretilen çok boyutlu bir olgu olduğunu göstermektedir.
Din Sosyolojisi Mahremiyet Beden Mahremiyeti Beden Mahremiyetinin Dönüşümü Kuşaklararası Karşılaştırma
The body, beyond being merely a biological or physiological entity, constitutes a multilayered phenomenon that acquires meaning within social relations and is shaped by cultural and ideological codes. The relationship between the body and privacy emerges as a dynamic interaction in which the public presentation of the body—shaped by social norms and cultural representations—defines the boundaries and modes of perception of privacy. Today, various understandings of bodily privacy are being reshaped within the framework of social transformations such as modernization, secularization, and consumer culture. This situates the issue as a timely and significant field of inquiry, both in everyday practices and media representations as well as in academic debates.
This study, within the context of social change, focuses on how bodily privacy is perceived and transformed across generations, specifically through clothing and dressing preferences. The aim is to reveal how the phenomenon of bodily privacy is interpreted by different generations and to analyze the socio-cultural motifs underlying this transformation. A general review of the literature indicates that while there are studies on bodily privacy and its transformation in diverse fields such as health, law, education, and religious studies, sociological and sociology of religion research tends to address the issue primarily within the frameworks of digitalization, social media, display, and surveillance. However, comprehensive works that approach bodily privacy through an intergenerational comparison grounded in socio-historical reality remain scarce. This research, therefore, seeks to fill this gap by offering a sociological, in-depth examination of intergenerational differentiation in bodily privacy. It aims to evaluate bodily privacy not solely through religious references or digital culture but by situating it within historical, cultural, and social contexts. In this sense, the study not only contributes to current debates on bodily privacy but also develops a framework for understanding generational conflicts and cultural interactions arising from the transformation of norms, values, and individual boundaries in society.
Methodologically, the study adopts a qualitative case study design, with the main case being the transformation of bodily privacy and the sub-cases structured as mothers’ perceptions of bodily privacy and daughters’ perceptions of bodily privacy. Female participants from both generations (mothers and their daughters) were selected through criterion sampling, resulting in 28 participants. Standardized open-ended interviews were conducted, and the data were subjected to comparative case analysis. The findings reveal that bodily privacy is undergoing a process of transformation, displaying both change and continuity across generations. With social change, bodily privacy has shifted from a collective understanding rooted in traditional norms toward new interpretations based on individual autonomy, aesthetic preference, and spatial flexibility. The younger generation (daughters), in particular, questions the veiling practices represented by their mothers and renegotiates these practices by adapting them to modern lifestyles. This transformation demonstrates that bodily privacy is not a fixed boundary but a multidimensional phenomenon continuously reconstructed and reproduced along the axes of gender, space, religion, and modernity.
Sociology of Religion Privacy Bodily Privacy Transformation of Bodily Privacy Intergenerational Comparison
| Primary Language | Turkish |
|---|---|
| Subjects | Religious Studies (Other) |
| Journal Section | Research Articles |
| Authors | |
| Early Pub Date | October 15, 2025 |
| Publication Date | October 20, 2025 |
| Submission Date | May 30, 2025 |
| Acceptance Date | September 13, 2025 |
| Published in Issue | Year 2025 Issue: 29 |