Hz. Peygamber’i görüp onun getirdiği dine iman eden insanlar sahâbe olarak adlandırılmıştır. Sahâbenin Hz. Peygamber ile samimi veya zorunlu ilişkisi, nebevî eğitimden geçip geçmeme durumu, Resûlullah’a karşı beslediği sevgi ve saygı duygularının derecesi Hz. Peygamber’e hitaplarını etkilemiştir. Hz. Peygamber’in bulunduğu coğrafyada yaygın olan hitap kalıpları sahâbe tarafından da kullanılmıştır. Bununla birlikte Allah’ın Kur’ân-ı Kerîm’de Hz. Peygamber’e hitap biçimleri yine sahâbenin hitap şekli üzerinde etkili olmuştur. Arap geleneğine uygun olan “Ya İbn Abdilmuttalib!, Ya İbn Abdillah!, Ya Muhammed! ve Ya Ebe’l-Kâsım!” hitapları çalışmamızın ilk dört başlığını oluşturmaktadır. Hem Müşrikler hem Ehl-i kitap hem de Müslümanlar Resûlullah’a bu şekilde hitap etmişlerdir. Hz. Peygamber’in babasının kendisi doğmadan vefat etmesi, “Ya İbn Abdillah!” hitabının daha az bilinmesinde etkili olmuştur. Bunun yanı sıra “Ya İbn Abdilmuttalib!” şeklinde dedesine nispet edilerek hitap edildiği birçok rivayet bulunmaktadır. “Ya Muhammed!” ve “Ya Ebe’l-Kâsım!” hitapları ise sahâbe içerisinde daha çok bedevîlerin sesleniş biçimi olarak ön plana çıkmaktadır. Hz. Peygamber çocuklara, Muhammed isminin verilmesine müsaade etmiş ancak kendi künyesi ile künyelenilmesine müsaade etmemiştir. “Ya Hayra’l-beriyye!” hitabıyla ilgili sadece bir rivayet bulunması, bu hitabın yaygın olmadığını göstermektedir. Günümüzde yaygın bir şekilde kullanılan “Ya Habîballah!” hitabının ise sahâbe döneminde mevcut olmadığı anlaşılmaktadır. Sahâbe arasında daha sık rastlanan hitap şeklinin Kur’ân’da da geçen “Ya Nebiyyallah!” ve “Ya Resûlallah!” kalıpları olduğu görülmektedir. Hz. Peygamber’in elçilik vazifesine vurgu yapılarak hitap edilmesi ona duyulan saygı ve sevgiyi göstermekte ve sahâbenin samimiyetini temsil etmektedir. Bu hitap biçimlerinden her biri hitap edenin Resûlullah’a tutumunu ortaya koymaktadır. Dolayısıyla İslâm tarihi kaynaklarına yansıyan hitap biçimlerinin bilinmesi Hz. Peygamber’e örtülü bir şekilde de olsa düşmanca ya da dostça yaklaşan isimlerin bilinmesini de sağlayacaktır.
People who saw the Prophet and believed in the religion he brought were called companions. The companions' intimate or obligatory relationship with the Prophet and whether the companions had received prophetic education or not and the degree of love and respect they felt towards him affected their addresses to the Prophet. The forms of address that were common in the geography where the Prophet lived were also used by the companions. However, the ways in which Allah addresses the Prophet in the Quran also had an impact on the way the companions addressed him. The addresses “O Ibn Abdilmuttalib, O Ibn Abdillah, O Muhammad and O Abe'l-Qasim”, which are in accordance with the Arab tradition, constitute the first four titles of our study. The polytheists, People of the Book and Muslims addressed the Messenger of Allah in this way. The fact that the Prophet's father died before he was born was effective in making the address "O Ibn Abdullah" less known. In addition, there are many narrations that he is addressed as "O Ibn Abdilmuttalib" in reference to his grandfather. The addresses “O Muhammad” and “O Abe'l-Qasim” come to the fore as the way of addressing the Bedouins among the companions. The Prophet allowed the children to be named Muhammad, but did not allow them to be named Abe'l-Qasim. The fact that there is only one narration about the address "O Hayra'l-beriyye" shows that this address is not common. It is understood that the address "O Habîballah", which is widely used today, did not exist in the period of the companions. The more common forms of address among the Companions are "O Nebiyyallah!" and "O Rasulallah!", which are also mentioned in the Quran. Addressing the Prophet by emphasizing his prophetic duty shows the respect and love felt for him and represents the sincerity of the companions. Each of these forms of address reveals the attitude of the addressee towards the Messenger of Allah. Therefore, knowing the forms of address reflected in Islamic historical sources will also enable us to know the names that approach the Prophet in a hostile or friendly manner, even if implicitly.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Political and Civilization History of Islam, History of Islam |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2024 |
Submission Date | April 22, 2024 |
Acceptance Date | June 13, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 |