Bu
makalede Hz. Peygamber’in siretine müracaatla İslam’ın doğuşundan önce
Arabistan’da hâkim sosyal organizasyon biçimi olan kabilecilikten, İslamî
küresel bilincin teşekkülüne geçiş, sosyolojik perspektiften ele alınmıştır.
İbn Haldun’un medeniyet inşasında bedevi-hadari çatışması ve mikro grup
dayanışmasına yol açan asabiyet kavramına dayalı analizleri, bu çalışmanın
teorik çerçevesini oluşturmuştur. İbn Haldun’un bir yandan bedevi yaşam
stilinin nesep asabiyetine yol açması, diğer yandan nesep asabiyetinin yaşam
biçimini belirlemesi şeklindeki, karşılıklılık esasına dayalı açıklamaları bu
yazıda dikkate alınmıştır. Bu çalışmada birincil kaynak olarak Kur’an ve Hz.
Peygamber tarafından uygulanması ve yazılı ikincil kaynaklar kullanılmıştır.
Ayrıca Arap toplumunun bazı yönleri hakkında, bilhassa Mekke’nin ticari ve dini
hayatı, Hz. Peygamber’in Suriye’ye ticari seyahati, îlâf, fil vakası ve
Kureyş’in konumu gibi meseleler, İbn İshak’a referansla incelenmiştir. İslam’ın
doğuşundan evvel Mekke’deki ticari faaliyetlerin lokallikten çıkıp uluslararası
boyut kazanmasına neden olan ekonomik değişimin, İslamî küresel bilincin ve
küresel toplumun oluşmasında etkili olup olmadığı tartışılmıştır. Her şeyden
evvel Hz. Peygamber’in nesep asabiyeti yerine sebep asabiyetini öne çıkaran
uygulamalarının küresel İslami bilincin (ümmet) ve toplumun oluşturulması
yönünde temel olduğu söylenebilir. İslamiyet’in, mensupları üzerinde küresel
bilinci nasıl ürettiğini anlamak için İslam’ın doğuşunu çevreleyen
sosyo-kültürel bağlamın bilinmesi önemlidir. Şüphesiz sosyal ve siyasi
fenomenlerin anlaşılmasında, yani toplumun gelişmesinde dini tekstlerin motive
edici gücü çok fazladır. Bu bakımdan küresel bilincin oluşumu ve küresel
toplumun teşekkülü sürecinde Kur’an ve hadisin rolü büyüktür. İki İslamî
otorite kaynağından ilhamla oluşacak sosyo-politik süreçlerin ve fenomenlerin
sosyal inşa süreciyle sosyal realite halini aldığı unutulmamalıdır.
Tarih Sosyolojisi Kabilecilik Ümmet Bedevi Hadari Asabiyet İlâf
In this article, the transition from
tribalism, which was the dominant form of social organization in Arabia before
the birth of Islam, to the formation of Islamic global consciousness, is
discussed from a sociological perspective by applying to the Prophet Muhammad’s
character. Ibn Khaldun's analysis based on the concept of bedouin-hadari
(=urban) conflict and the concept of group feeling that led to microgroup
solidarity in the construction of civilization constituted the theoretical
framework of this study. Ibn Khaldun's statements on the basis of reciprocity
that on the one hand, the Bedouin lifestyle leads to the lineage group feeling,
and that on the other hand, the lineage group feeling determines the way of
life are taken into account in this article. In this study, the Koran, as the
primary source, the practices of the Prophet Muhammad and the written secondary
sources are used. In addition, issues related to some aspects of Arab society,
especially the commercial and religious life of Mecca, the Prophet Muhammad’s
commercial trip to Syria, commercial treaties, the case of the elephant, and
the location of the Quraysh are examined with reference to Ibn Ishaq. Before
the birth of Islam, it is discussed whether or not the economic change that led
to the commercial activities in Mecca to grow from the locality to an
international dimension was effective in the formation of Islamic global
consciousness and global society. First of all, it can be said that the
prophet's practices that emphasize cause group feeling rather than the lineage
group feeling are the basis for global Islamic consciousness (ummah) and the
creation of society. In order to understand how Islam produces global
consciousness on its members, it is important to know the socio-cultural
context surrounding the birth of Islam. Undoubtedly, the motivating power of
religious texts in understanding social and political phenomena, namely in
understanding the development of society, is great. In this respect, the Qur'an
and hadith play a major role in the formation of global consciousness and the
formation of global society. It should be noted that socio-political processes
and phenomena inspired by two sources of Islamic authority have become social
reality through the process of social building.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | History of The Social Sciences, Religious Studies |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | January 1, 2020 |
Submission Date | September 30, 2019 |
Published in Issue | Year 2020 Issue: 1 |