Rekabetin artması, teknolojik gelişmeler, iş hacimlerinin büyümesi ve faaliyet alanlarının genişlemesi işletmelerde karmaşık bir yapıya zemin hazırlamıştır. Bu gelişmelerin yanında yaşanan finansal sorunlar; işletmelerde hile ve suistimal riskini arttırmış ve sürdürülebilir başarıyı engellemiştir. Hile ve işletmenin sürekliliği kavramı birbiriyle ilişkili kavramlardır. Hile, bir işletmenin önümüzdeki on iki ay boyunca işine devam etme kabiliyetini tehdit edebilir. Yatırımcıların işletmeye olan güvenini zedeler ve başarısızlığına neden olabilir. Bir işletme iflas etme riskiyle karşı karşıya kaldığında veya finansal sıkıntıya düştüğünde, çalışanlardan mevcut ve potansiyel yatırımcılara kadar pek çok paydaş etkilenebilir. Bu açıdan işletmelerin varlıklarını sürdürebilmeleri için “güven” ve “itibar” önemlidir. Güven ve itibarı sarsacak olan ise “hile”dir. Ortaya çıkan hileler işletmelere olan güveni zedeleyerek işletmelerin devamlılığını etkileyebilmektedir. Dolayısıyla, yaşanılan hileler sonucunda birtakım düzenlemelere gidilmiş ve birçok ülkede muhasebe ve denetim alanında işletmeler, sermaye piyasaları, yasa koyucular tarafından denetime yönelik daha sağlam ve güçlü adımların atılması hedeflenmiştir. Bu çalışmada öncelikle hileye ilişkin kavramsal çerçeve sunulmuş, hilenin verdiği zarar boyutu tartışılarak hileye ilişkin sorumluluklar açıklanmıştır. İkinci bölümde ise işletmenin sürekliliği varsayımı ele alınmış ve hilenin işletmenin sürekliliğine etkisi açıklanmıştır.
The increase in competition, technological developments, the growth of business volumes and the expansion of fields of activity have provided a basis for a complex structure in businesses. In addition to these developments, the financial problems that the organizations experienced increased the risk of fraud and misconduct in businesses and prevented a sustainable success. Fraud and “Going Concern” assumption are interrelated concepts. Fraud can pose a threat to a business's ability to continue its operations for the next twelve months. It damages the confidence that the investors have towards the business and may cause its failure. When a business is at risk of bankruptcy or in financial distress, this could affect many stakeholders, from employees to current and potential investors. In this respect, “trust” and “reputation” are important concepts for the businesses to endure. And what would damage this trust and reputation is the "fraud". The emerging frauds could damage the trust that is put in the businesses and could affect the continuity of their operations. For this reason, as a result of the frauds that are experienced, various regulations have been put in place and many countries have set targets to take more durable and stronger steps towards the governance of accounting and auditing by businesses, capital markets and legislators. In the first chapter of this research, the conceptual framework of fraud is presented, then the extent of damage caused by fraud is discussed and responsibilities in relation to fraud are explained. In the second chapter, going concern assumption is taken under consideration and the effect that the fraud has on the said continuity is explained.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Business Administration |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 30, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 4 Issue: 2 |
This journal is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.