Uluslararası ilişkiler alanında insan doğasının tüm kararsızlığını tek başına
yansıtan bir eylem varsa, o da insanlık adına şiddet kullanmaktan ibarettir. Sivilleri
kurtarmak için başka bir ülkede askeri görevlendirmenin uluslararası hukuku ihlal
etmeyeceği argümanı uluslararası toplum için yeni değildir. Bu fikir, Grotius, Vattel,
Pufendorf, Suarez veya de Vitoria gibi klasik yazarların eserlerinde ve on dokuzuncu
yüzyılın ortalarından bu yana States tarafından birçok olayda defalarca tartışıldı.
Zamana ve bağlama bağlı olarak doktrinde inşa edilen bu uygulamayı aşağı yukarı
doğru bir şekilde tanımlamak için farklı isimler kullanıldı. 19 yy da insanlığın müdahalesi
İngilizce konuşma geleneğinde insani müdahale ve Fransızca konuşma geleneğinde
müdahale hakkı ve görevi ve kısa bir süre için koruma sorumluluğu(R2P) olarak geçti. BM
şartının kabul edilmesi ve bunun hemen ardından güç kullanımı yasağının tesisinden
sonra, bu argümanın desteklenmesi güçleşmiştir. Fakat bu argüman yabancı uyrukların
güvenliği için sürekli takibi, kontrolü gözardı etmeden mevcudiyetini korumaya devam
etmektedir.
The argument that engaging military in another country to save citizens would
not violate international law is not new to international community.1 This idea was
entertained in the works of classical authors such as Grotius2, Vattel3, Pufendorf4,
Suarez5 or de Vitoria6, and it was repeatedly used by States7, by most occasions since
the mid- 19th century.
Over time as well as depending on the context, different names have been used
to designate this practice erected in doctrine: intervention of humanity, humanitarian
intervention, right or duty to interference, and was for a short time, responsibility to
protect (R2P). Following the United Nations Charter, the argument turned out to be
unsupportable, but it subsists with the notions of "intervention of humanity" or
“Humanitarian intervention”. The history of the interventions itself bears witness that
human rights are always instrumentalized. It is therefore important to analyse its causes
justified on moral and political grounds.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Law in Context |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 30, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 10 Issue: 2 |