Kâdî Abdulcabbar el-Hemdânî (d. 415 / 1024) is one of the most important representatives of the Basra Mu’tezila. At first, he belonged to the Ashari madhhab in belief and to the Shafii sect in Fiqh. He is influenced by the work of Abu Huseyin al-Hayyât (d. 300/912) named Kitâb al-İntisâr and is affiliated with the Mu’tezila sect. He is one of the last great scholars of Mu’tezila, and it is accepted that sheikhdom ended in him. Kâdî, who is an extremely productive writer, is considered to be quite effective in the spread of Mu’tezila. Al-Mughnî, al-Muhtasar, al-Muhît, Sharh al-Usul al-Hamsa, Fadl al-I'tizal and Tesbîtu Delâil al-Nubuwva are some of his most important works in the field of Kalam. He trained scholars who were the bearers of the school after him. Abu al-Huseyn al-Basrî (d. 436 /1044) and Abu Muhammad İbn al-Metteveyh (d. 469/1076) are among his most important students.
Kâdî Abdulcabbar, who served as a judge for 25 years during the Buwayhied period, wrote a work on the five basic principles that the Mu'tezile sect allied with and explained this work. This work, which became famous with the name of "Şerh al-Usûl al-Hamsa", is one of the most important works that presents the views of the school in a compact manner.
Within the Contents of the Work, he put forward his views within the framework of the hadith " the mejus of this umeh qadariye " within the framework of which school is meant by this hadith.
Our study is basically to bring his views on this subject together with Turkish readers and to criticize these views in the perspective of Kalam science.
After all this, without touching the fiction of the text, in my researches on the text, I determined that a text written by Ash'ari (d. 324/935-36) before Kadi Abdulcabbar is dedicated to who the Qadariya is. My text analysis led me to the conclusion that these texts could be related. To put it more accurately, it seems possible that Mu’tezilî scholar targeted the text of Ash’arî in this text. I present the issue to the opinions of those concerned.
Kâdî Abdulcabbar el-Hemdânî (ö. 415/1024) Basra Mu’tezilesi’nin en önemli temsilcilerindendir. İlk başlarda itikatta Eş’arî, Fıkıh’ta ise Şafîi mezhebine mensuptur. Ebu Hüseyi el-Hayyât’ın (ö. 300/912) Kitâbü’l-İntisâr adlı eserinden etkilenir ve Mu’tezile mezhebine intisap eder. Mu’tezile’nin son büyük âlimlerinden olup, şeyhliğinin onda son bulduğu kabul edilir. Son derece üretken bir yazar olan Kâdî, Mu’tezile’nin yayılmasında oldukça etkili olduğu kabul edilir. El-Muğni, el-Muhtasar, el-Muhît, Şerhu’l-Usuli’l-Hamse, Fadlu’l-İ’tizal ve Tesbîtu Delâili’l-Nübüvve onun Kelam alanındaki en önemli eserlerinden bazılarıdır. Kendisinden sonra ekolün taşıyıcı ayakları olan âlimleri yetiştirmiştir. Ebu’l-Hüseyn el-Basri (ö. 436/1044) ve Ebu Muhammed ibn el-Metteveyh (ö. 469/1076) onun en önemli öğrencilerindendir.
Buveyhiler döneminde 25 yıl yargıçlık yapan Kâdî Abdulcabbar, özellikle Mu’tezile Mezhebinin ittifak ettiği beş temel ilkeyi ele aldığı bir eser yazmış ve bu eseri şerh etmiştir. “Şerhu’l-Usûli’l-Hamse” adıyla şöhret bulan bu eser, ekolün görüşlerini derli toplu bir biçimde sunan en önemli eserlerdendir.
Eserin Muhtevası içerisinde “Bu ümmetin Mecusileri Kaderiyedir’ hadisi çerçevesinde bu hadisten kastın hangi ekol olduğu çerçevesinde görüşlerini ortaya koymuştur.
Çalışmamız temelde onun bu konudaki görüşlerini Türk okuruyla buluşturmak ve bu görüşleri Kelam ilmi perspektifinde kritik etmektir.
Tüm bunlardan sonra metnin kurgusuna dokunmadan, metne ilişkin yaptığım araştırmalarda Eş’arî’nin (ö. 324/935-36), Kâdî Abdulcabbar’dan daha önce yazdığı bir metnin de Kaderiye’nin kim olduğunun tespite adandığını tespit ettim. Metin incelemelerim bu metinlerin ilişkili olabileceği sonucuna beni ulaştırdı. Daha doğru bir ifade ile Mu’tezilî âlimin bu metninde Eş’arî’nin metnini hedef almış olması mümkün görünüyor. Konuyu ilgililerin görüşlerine sunarım.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2020 |
Submission Date | October 30, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Issue: 45 |