Doğum
şeklinin, hem anne hem de yenidoğan sağlığına kısa ve uzun vadede birçok etkisi
vardır. Vajinal doğumun kadının doğasına en uygun doğum şekli olduğu
bilinmektedir. Anne-bebek bağlanmasının erken dönemde başlaması, emzirme
oranlarının fazla olması, annede enfeksiyon oranının az olması, taburculuk
süresinin kısa olması, yenidoğanın solunum ve bağışıklık sisteminin güçlü
olması müdahalesiz vajinal doğumun bazı avantajları arasında bulunmaktadır.
Bununla birlikte vajinal doğum her zaman mümkün olmayabilir. Gerekli olduğu
durumlarda doğuma müdahale edilmesi anne ve bebek için hayat kurtarıcı
olabilmektedir. Son yıllarda müdahaleli doğum yöntemlerinde oldukça önemli
oranlarda artış olduğu görülmektedir. Buna karşın doğum eylemine yapılan her
türlü müdahale, doğumu doğallığından uzaklaştırmaktadır. Günümüzde doğumda en
çok uygulanan müdahaleler epizyotomi, amniyotomi, oksitosin indüksiyonu ve
sezaryen doğumdur. Fetal ve maternal endikasyonların varlığında doğum eylemini
güvenli bir şekilde gerçekleştirmek için bu yöntemlerin kullanılması
kaçınılmazdır. Ancak yapılan çalışmalarda müdahaleli vajinal doğumun annede ve
yenidoğanda birçok komplikasyona neden olabileceği belirtilmektedir. Sonuç
olarak anne ve yenidoğan sağlığı açısından tıbbi bir zorunluluk olmadıkça doğum
eyleminde müdahalelerden kaçınılmalıdır. Doğumun doğallığına ve kadının
isteklerine saygı duyulmalıdır.
There are many short-term and long-term effects of
the type of birth on the health of both mother and newborn. It is known that
vaginal birth is the most appropriate form of birth for a woman's nature. Some
advantages of non-interventional vaginal birth can be
listed as early initiation of mother-baby bonding, high rates of breastfeeding,
decreased maternal infection rate, discharge from hospital in an abbreviated
period, strong respiratory and immune system of the newborn. However, vaginal
birth may not always be possible. Breeding intervention, if it is necessary,
can be life saving for mother and infant. In recent years, it has been observed
that there is a significant increase in the rate of interventional birth
methods. On the other hand, any kind of intervention to the birth activity
moves the birth away from its nature. Nowadays, the most common interventions
to birth are episiotomy, amniotomy, oxytocin induction, and cesarean birth. In
order to perform the birth safely in the presence of fetal and maternal
indications, it is inevitable to use these methods. However, it has been
suggested in the conducted studies that the interventional vaginal birth causes
cause many complications in the mother and the newborn. As a result,
interventions to birth should be avoided unless there is a medical obligation
in terms of maternal and newborn health. The nature of birth and the
preferences of the woman must be respected.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Derlemeler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ağustos 2018 |
Gönderilme Tarihi | 16 Mart 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 9 Sayı: 2 |
SDÜ Sağlık Bilimleri Dergisi, makalenin gönderilmesi ve yayınlanması dahil olmak üzere hiçbir aşamada herhangi bir ücret talep etmemektedir. Dergimiz, bilimsel araştırmaları okuyucuya ücretsiz sunmanın bilginin küresel paylaşımını artıracağı ilkesini benimseyerek, içeriğine anında açık erişim sağlamaktadır.