Amaç: Bu çalışmanın amacı, maksiller gömülü kanin dişlerin maksiller kaide uzunluğu ile olan ilişkilerinin değerlendirilmesidir.
Materyal-metot: Çalışmamıza İstanbul Aydın Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı'na tedavi için başvuran 142 hasta (67 erkek, 75 kadın; yaş ortalaması 16.34±1.07) üzerinde gerçekleştirilmiştir. Yapılan retrospektif çalışmada; unilateral-bilateral maksiller gömülü kanin dişlerin maksiller kaide uzunluğu ile olan ilişkileri sefalometrik ve panaromik radyografilerde incelenmiştir. p<0.05 için sonuçlar istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi.
Bulgular: Cinsiyet ve gömülü kanin dişler arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadı. Cinsiyetler arasında unilateral gömülü üst kanin dişler daha fazla bulunmuştur. Unilateral gömülü kanin grubunda palatal düzlem değeri istatistiksel olarak daha yüksek bulundu. Palatal düzlem ile gömülü kaninler arasında anlamlı fark bulundu. Maksiller kanin dişlere göre yaş ve efektif orta yüz uzunluğu değişkenleri arasında anlamlı bir fark bulunmadı. Efektif orta yüz uzunluğu ve palatal düzlem değişkenleri arasındaki ilişki incelendiğinde iki değişken arasında pozitif yönlü kuvvetli bir ilişki bulunmuştur ve istatistiksel olarak anlamlıdır. Yaş, efektif orta yüz uzunluğu ve palatal düzlem değişkenlerinin cinsiyete göre karşılaştırılmasında anlamlı bir farklılık bulunmamıştır.
Sonuç: Bu çalışma gömülü kanin dişlerin palatal düzlem ile olan ilişkisini inceleyen ilk spesifik çalışmadır. Bu nedenle kanin dişlerinin konumu, özellikle tedavi planlaması sırasında komşu anatomik yapılar ve dişlerle olan ilişkilerinin değerlendirilmesinde önemli bir yere sahiptir.
Objective: The aim of this study was to evaluate the relationship between impacted maxillary canine teeth and maxillary base length.
Material-Method: 142 patients (67 males, 75 females; a mean age of 16.34±1.07 years) who were admitted to the Department of Orthodontics of İstanbul Aydın University - Faculty of Dentistry for treatment were included in our study. In the retrospective study, the positions of maxillary canine teeth and their relationship with maxillary base length were examined in detail in cephalometric and panoramic radiographs. Results with p <0.05 were found to be statistically significant.
Results: There was no statistically significant correlation was found between gender and canine impaction. Unilaterally impacted upper canines were found to be higher between genders. Palatal plane value of the unilaterally impacted canine group was found to be statistically greater. Significant difference was found between palatal plane variable and impacted canine. No significant difference was found between age and effective midfacial length variables based on canine. Examination of the correlation between effective midfacial length and palatal plane variables revealed a strong positive correlation, which was statistically significant. There was no significant difference between age, effective midfacial length and palatal plane variables in terms of gender.
Conclusion: This study is the first to specifically address the relationship of impacted canines with the palatal plane. Therefore, the position of the canines has a major place in the evaluation of their relationship with the adjacent anatomical structures and teeth, especially during treatment planning.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Aralık 2021 |
Gönderilme Tarihi | 2 Nisan 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 12 Sayı: 3 |