Bu çalışmanın amacı, iki farklı bilgi felsefi yaklaşımını kavrayarak, iktisadi araştırmaların zenginleştirilmesine katkı sağlamaktır. Bu bilgi felsefesi yaklaşımları, pozitivist bilgi anlayışı dışında farklı bakış açılarına açılan kapıdır. Bu nedenle onları bilmek ve anlamak yapılacak yeni çalışmalarda yol gösterici bir arka plan sağlayabilir. Bilgi felsefesi, bilginin ne olduğunu, kaynaklarını ve edinilme yöntemlerini sorgular. Bilgi felsefesi yaklaşımları denildiğinde akla gelen en baskın yaklaşım, Pozitivizm’dir. Bunun dışındaki yaklaşımlar genellikle Pozitivizm’e bir karşı çıkış olarak ele alınırlar. Bu bağlamda Hermeneutik ve Postmodernizm, Pozitivizm’in barındırdığı en önemli ögeleri yok sayıyormuş gibi görünmektedir. Aslında bu yaklaşımların yok saydığı, bilginin ve bunun elde edilişindeki tek tipleştirmedir. Bilginin bilenden uzaklaştırılması ve bir güç kaynağı olarak kullanılması, sosyal bilimler açısından bir görü noksanlığına yol açabilir. Bir sosyal bilim olan iktisat, insandan ve insana ait kurumlardan ayrılarak üretilirse toplumsal açıdan ciddi kayıplarla karşılaşılabilir.
The aim of this study is to understand the approaches of two different epistemologies and to contribute to the development of economic research on the subject. These epistemological approaches are particularly important in considering the different view points other than positivist approach. For this reason, knowing and understanding those approaches can lead to an insight into the future research on this topic. Epistemology tries to evaluate what is knowledge, what is its sources and how to get it. Positivism is the first that comes into the mind when thinking about the approaches of epistemology. The other approaches are regarded according to in what sense they are critical on positivism. In this regard, Hermeneutic and Postmodernism seem to ignore the most fundamental elements of positivism. In fact, their main objection is its claim that knowledge is acquired objectively. Knowledge, here, is diverged from the subject and used as a power source, which leads to an inability for the social sciences to have a clear vision. Economics ,as a social science, has troubles in terms of its social context when it separated from human and the institutions formed by human
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Publication Date | November 1, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 |