Değişen ekonomik
ve sosyal koşullar karşısında tüm Dünya’da sosyal yardımların sosyal korumadaki
rolü artmakta; gelişmiş sosyal güvenlik sistemlerinde sosyal yardımlar marjinal
konumundan sıyrılarak merkezi bir konuma gelmektedirler. Bu çerçevede, sosyal yardımların
sosyal korumadaki yeri ve işlevleri, refah rejimlerinin özelliklerine göre belirlenmektedir.
Türkiye’de, sosyal korumanın çalışmaya bağlı yapısı ve sosyal sigorta modelinin
krizi, yeniden yapılanma sürecinde sosyal koruma ile çalışma arasındaki
ilişkinin güçlendirilmesini beraberinde getirmektedir. Ancak eş anlı olarak
işgücü piyasasında işsizlik ve güvencesiz işlerin artışı, bu işlerde çalışmak
zorunda kalan geniş bir kitlenin sosyal korumadan dışlanmasına ve sosyal
yardımlara bağımlı hale gelmesine neden olarak bir kısır-döngü yaratmaktadır.
Bu tip eğreti istihdam biçimlerinde çalışanlar, çalışsalar bile yoksulluk
tuzağından kurtulamamakta; dolayısıyla sosyal yardımlar ile güvencesizlik
arasında bir kısır döngü ortaya çıkmaktadır. Bu kısırdöngünün kırılması ise,
mevcut ekonomik ve sosyal koşullar kapsamında, düzenleyici işgücü piyasası
politikaları ile sosyal güvenlik sisteminin yeniden dağılımcı karakterini güçlendiren
bütüncül politikaları gerekli kılmaktadır.
Journal Section | Articles |
---|---|
Authors | |
Publication Date | May 10, 2017 |
Published in Issue | Year 2017 Volume: 7 Issue: 1 |