Bu çalışma, içinde bulunduğumuz ve hakikat sonrası olarak tanımlanan bu dönemde, kurmaca ve belgesel tür özelliklerinin her ikisini de kapsayan sahte-belgesel film türünün, izleyicinin şüphe duymasını sağlayarak hakikati sorgulamaya teşvik etmesine değinmektedir. Bu çerçevede öncelikle hakikat sonrası olarak adlandırılan çağın tanımı ortaya konulmuştur. Ardından sinemada gerçeklik ve hakikatle bağlantı konularına açıklık getirilmeye çalışılmış ve kurgusal olayları belgesel formatında sunan bir sinema türü olarak sahte-belgeselin tanımı yapılmıştır. Çağın problemi olan hakikati sorgulamama ve şüpheden uzak kalma yaklaşımının tersine, sahte-belgeselin sinemada gerçeklik konusunda şüphe uyandırarak sorgulamaya teşvik etmesi ve gerçek olmayanın gerçekmiş gibi anlatılmasından dolayı izleyicide oluşturduğu algıya değinilmiştir. Özellikle görsel medyanın manipülatif kullanımıyla izleyici algısı kolaylıkla değiştirilebilirken medyanın gerçekleri anlatma gibi bir derdi olmalı mı tartışmaları, eleştirel bakış açısının gerekliliğine dikkat çekmektedir. Bu bağlamda sahte-belgeselin kurmacalığını saklayan yapısıyla düşündürme etkisi vurgulanmıştır. Gerçekliği sorgulanan bir tür olarak sahte-belgeselin, hakikat sonrası çağının izleyicisini gerçekliği sorgulamaya davet eden özelliği itibariyle eleştirel bakış açısı kazanılmasında önemli bir rol oynayabileceğine ve izleyicinin hakikatle arasındaki bağda bir köprü rolü oynayabileceğine dikkat çekilmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Communication and Media Studies, Philosophy |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | October 9, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 6 Issue: 11 - Özel Sayı (3) 2021 |