This study critiques study of African religions as a singular phenomenon under the umbrella term "African Traditional Religion" and rejects this reductionist approach, suggesting that a more detailed approach that recognises the diversity and plurality of religions on the African continent would allow for more insightful results in the study of religion in Africa. Along with Islam and Christianity, many religions indigenous to African peoples are still practised in Africa. Information about African religions was first provided in the works written mostly by Westerners. The works written by Christian missionaries, anthropologists, soldiers and researchers on religious life in Africa, both before and after the colonial period, have been the trendsetters of the "religion in Africa" literature. In such studies, Africa was analysed as a totality and the term " African Traditional Religion" was created. Besides, these studies were mostly biased, they often looked at religious phenomena from the perspective of Christianity and tried to Christianise them, and even more importantly, they made generalisations and presented all religions as a single religion. Later works by Africans were mostly written by Africans who converted to Christianity. This has led to the continuation of the reductionist and generalising approach in the relevant literature. Studies conducted from this perspective have typically situated African religions within frameworks that emphasize concepts such as the Supreme Being, spirits, ancestor veneration, magic, and sorcery. By highlighting these shared phenomena and oral traditions, this reductionist and orientalist perspective has contributed to the perception of African religions as a singular, cohesive entity. Even today, this effect can be seen in many works. Just as it is an erroneous approach to consider the peoples of Africa as a single race or nation, it is equally problematic to consider the religions of Africa as a single religion. This approach, which places the understanding that there is a single religion in the whole continent based on some similarities observed among the religions in Africa, has prevented the understanding of religious diversity in Africa and African religions. Although it may seem like a practical and problem-free approach, it is obvious that this perspective hinders the understanding of African religions and hence the understanding of Africa. The articles and books analysed in the context of this study have been instrumental in identifying a number of problems associated with this perspective. Many researchers have used the singular term 'Traditional African Religion' and failed to acknowledge the differences between religions. Others have used the term “African Traditional Religion” in the singular, but have stated that religions in Africa should be considered in the plural. Some other researchers have sometimes used a singular and sometimes a plural expression and stated that these can change according to the context, and that both expressions are correct. A small number of researchers also acknowledged that the appropriate term is “religions in Africa” or “African Traditional Religions” in the plural form, in accordance with the points raised in this study. Therefore, this study argues that the individual characteristics of African religions should not be generalised and represented as a single phenomenon, but that a more accurate understanding of these still living religions, with particular emphasis on their differences, will contribute to the understanding of Africa.
History of Religions African religions African traditional religion Orientalism Colonialism
Bu çalışma, Afrika dinlerinin tekil bir olgu olarak “Geleneksel Afrika Dini” şeklindeki bir şemsiye terim altında incelenmesini eleştirmekte ve bu indirgemeci yaklaşımı reddederek Afrika kıtasındaki dinlerin çeşitliliğini ve çoğulluğunu kabul eden bir yaklaşımın Afrika’daki din çalışmalarında daha anlamlı sonuçlar elde edilmesine imkân tanıyacağını önermektedir. Afrika’da İslam ve Hristiyanlığın yanı sıra Afrika halklarına özgü birçok din hâlâ yaygın olarak varlıklarını devam ettirmektedir. Bu dinler hakkındaki bilgilerimiz ilk olarak çoğunlukla Batılılar tarafından kaleme alınan eserlerde yer almıştır. Hem kolonyal dönem öncesinde hem de sonrasında Hristiyan misyonerlerin, antropologların, askerlerin ve araştırmacıların Afrika’daki dini yaşam hakkında yazdıkları eserler, “Afrika’da din” literatürünün yön göstericileri olmuştur. Bu çalışmalarda Afrika bir bütün olarak değerlendirilmiş ve ortaya “Geleneksel Afrika Dini” şeklinde bir terim çıkmıştır. Ayrıca bu çalışmalar çoğunlukla taraflı, olgulara Hristiyanlık perspektifinden bakan ve onları Hristiyanlaştırmaya çalışan, daha da önemlisi, birtakım genellemeler ile tüm dinleri tek bir din gibi gösteren eserlerdir. Daha sonra Afrikalılar tarafından yapılan çalışmalar da çoğunlukla Hristiyanlığa ihtida edenler tarafından yapılmıştır. Bu, ilgili literatürde var olan indirgemeci ve genelleyici eğilimin devam etmesine sebep olmuştur. Bu bakış açısıyla yapılan çalışmalar Afrika dinlerini Yüce Varlık, ruhlar, atalar kültü, sihri ve büyü olguları kıskacında ele almıştır. Bu oryantalist bakış açısı, birtakım ortak olguları ve sözlü geleneği sebep göstererek Afrika dinlerinin tekil bir din olduğu algısını yerleştirmiştir. Bugün dahi birçok çalışmada bu etkinin devam ettiğini görmek mümkündür. Afrika’da yaşayan halkların tek bir ırk veya millet olarak değerlendirilmesi nasıl hatalı bir yaklaşım ise Afrika’da yaşayan dinlerin tek bir din olarak değerlendirilmesi de aynı derecede sorunlu bir yaklaşımdır. Afrika’daki dinlerde gözlemlenen birtakım benzerliklerden hareketle bütün kıtada tek bir din olduğu anlayışını yerleştiren bu yaklaşım, Afrika’daki dini çeşitliliğin ve Afrika dinlerinin anlaşılmasına engel olmuştur. Her ne kadar kolaylaştırıcı ve sorunları ortadan kaldırıcı bir yaklaşım gibi görünse de bu bakış açısının Afrika dinlerinin ve dolayısıyla Afrika’nın anlaşılmasını engellediği ortadadır. Bu çalışma bağlamında incelen makale ve kitaplarda bu perspektifin ortaya çıkardığı sorunlara işaret edilmiştir. Birçok araştırmacı Geleneksel Afrika Dini terimini tekil olarak kullanmış ve dinler arasındaki farklılıkları görmezden gelmiştir. Bazıları ise tekil olarak Geleneksel Afrika Dini ifadesini kullanmış ancak Afrika’da dinlerin çoğul olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştir. Diğer bazı araştırmacılar ise bazen tekil, bazen çoğul bir ifade kullanmış ve bunların bağlama göre değişebileceğini, her iki ifadenin de doğru olduğunu belirtmişlerdir. Çok az sayıda araştırmacı bu araştırmada işaret edilen birtakım hususlara da değinerek doğru terimin çoğul olarak “Afrika’da dinler” veya “Geleneksel Afrika Dinleri” olması gerektiğini kabul etmiştir. Bu çalışma, Afrika dinlerinin bireysel özelliklerinin birtakım genellemeler yapılarak tek bir olgu olarak betimlenmesini değil, özellikle bu farklılıklara vurgu yapılarak hala yaşayan bu dinlerin daha doğru bir şekilde anlaşılmasının Afrika’nın anlaşılmasına katkıda bulunacağını ileri sürmektedir.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Studies in Religious Traditions (Excl. Eastern, Jewish, Christian and Islamic Traditions) |
Journal Section | RESEARCH ARTICLES |
Authors | |
Early Pub Date | December 12, 2024 |
Publication Date | December 15, 2024 |
Submission Date | July 7, 2024 |
Acceptance Date | October 13, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 |
Şırnak Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.