nasıl Müslüman toplumun öncelikli meselesi olduğunu irdeliyor. Gelişen toplum- sal şartlarda tarikatlar derin bir dönüşümle cemaatleşiyor. Nitekim, bu dönüşümde bireyi kurtuluşa erdirme amacındaki tasavvuf, onun sosyal hayattaki varlığını tak- viye edecek bir araca dönüşmektedir. Yazarın tespitine göre, aslında İslamcılığın temel dinamiklerini; batı karşısında onur arayışı, kendini yönetenlerle yabancılaş- ma ve geleneksel dinamiklerden kopuşa karşı tepki oluşturmaktadır. Buna karşı İslamcıların çözümü ise devletin yani siyasi sistemin İslamileştirilmesidir. Ancak burada İslamcıların gözden kaçırdıkları bir şey vardır ki o da dönüştürülecek olan bu olgunun yani devletin “yeni” yani modern bir şey olduğudur. Yani, içinden konuşulan “ulus-devlet” Müslüman zihnin tarihten aşina olduğu “devlet”ten fark- lıdır. Öyleyse İslamcıların peşinde koştukları devlet aslında bir ulus devlettir ki bu da İslamcıların daha olayın başında girdikleri yanlış yolu göstermektedir. Yine
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | RESEARCH ARTICLES |
Authors | |
Publication Date | June 1, 2013 |
Submission Date | April 2, 2015 |
Published in Issue | Year 2013 Volume: 4 Issue: 7 |
Şırnak University Journal of Divinity Faculty is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY NC).