Âlimler, bidʿatin dinen sapkınlık ve kabul edilmez olduğunda hemfikir olmakla birlikte bidʿatin kapsamı ve niteliği konusunda farklı görüşler ileri sürmüşlerdir. Âlimlerin bir kısmı bidʿatin kapsamını oldukça geniş tutup dine taalluk etmediği halde pek çok hususu bidʿat olarak kabul ederken, bir kısım âlimler; bidʿati, hasene ve seyyie olmak üzere ikiye ayırarak sadece bidʿat-i seyyienin batıl olduğunu söylemiştir. Sa‘deddîn et-Teftâzânî, mutaassıp kimselerin bidʿati yanlış anladıklarını belirtip yeni olan her şeyin bidʿatin kapsamına alınarak bunlara karşı çıkılmasının yanlış olduğunu ifade etmiştir. Sahâbe devrinden sonra dine yapılan bir ilaveyi veya eksiltmeyi bidʿat olarak açıklayan Birgivî Mehmed Efendi, bidʿatin bazısının küfür, bazısının ise zina ve adam öldürmek gibi büyük günah olduğunu belirtmiştir. Ebü’l-Ferec, Mevzûat isimli eserinde Regâib ve Berât gibi gecelerde kılınan namazların yanı sıra tesbih namazı başta olmak üzere kılındığında büyük sevap olduğu ifade edilen nafile namazlarla ilgili hadislerin büyük çoğunluğunun “mevzu” ve bu namazların bidʿat olduğunu söylemiştir. Âlimlerin ekseri, İbnü’l-Cevzî’nin zayıf hadislerin yanı sıra sahih ve Kütüb-i Sitte’de yer alan bazı hadislere mevzu hükmü vermekte aşırıya gittiğine dikkat çekmişler ve amelî konularda zayıf hadisler ile istidlalin caiz olduğuna vurgu yapmışlardır. İbnü’l-Cevzî’nin uydurma ve batıl kabul ettiği pek çok hadisi Beyhakî gibi meşhur muhaddislerin naklettiklerini ifade eden Süyûtî, ilgili hadislerin arasında mevzu değil de zayıf hadisler bulunduğuna işaret ederek bu yaklaşımı tenkit etmiştir. Aliyyü’l-Kārî, Regâib namazının bidʿat ve dalâlet olarak nitelemesini eleştirerek en hayırlı ibadet olan namazı kılan kimsenin kınanmaması gerektiğini savunmuş ve mekruh vakitlerin dışında nafile namaz kılmanın her zaman caiz olduğunu söylemiştir. Bu konuda özellikle Allah’a yakınlık için en önemli ibadet olan bir namazın belirli esaslar çerçevesinde kılmanın caiz olmasına ve aralarında âlim ve şeyhlerin bulunduğu meşhur zatların bu namazları kılmaya büyük hassasiyet göstermesine atıfta bulunulmuştur.
Although scholars agree that bid’ah is religiously heretical and unacceptable, they have different views on the scope and nature of bid’ah. While some of them considered the scope of bid’ah to be quite broad and accepted many issues as bida’ah that they did not pertain to religion, some other scholars divided bid’ah into two as hasana and sayyia and said that only bid’ah al-sayyia is invalid. Sa'deddin Taftāzānī stated that the bigoted people misunderstood the bid'ah, and that it is wrong to oppose everything new by taking it within the scope of the bid'ah. Birgivī Mehmed Efendi, who explained any addition or reduction made to the religion after the time of the companions as bid'ah, thought that some of the bid'ats are kufr and some are major sins such as adultery and murder. Ibn al-Jawzi, in his book “Mewdu’at” stated that most of the hadīths concerning the prayers performed on nights, such as Regāib and Berāt, as well as the prayers of tasbih and other supererogatory prayers, which are said to have great rewards, are "mubūq" and that these prayers are bidʿat. Aliyy al-Kārī criticized the characterization of performing the Regāib prayer as an innovation and heresy and did not find it appropriate to condemn anyone who performs the prayer, which is the best worship, even if it is fabricated, alone or with the congregation, and drew attention to the fact that it is always permissible to perform voluntary prayers except during makruh times. In this regard, it has been mentioned that it is permissible to perform a prayer, which is the most important worship for closeness to Allah, within the framework of certain principles and that famous figures, among whom are scholars and sheikhs, show great sensitivity to perform these prayers.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Sufism |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | April 30, 2024 |
Submission Date | March 12, 2024 |
Acceptance Date | April 19, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 |